Yayım personeli projeleriyle fark yaratıyor

Çalıştıkları il ve ilçelerde çiftinin en yakın dostu olan yayım personeli bu kez projeleriyle yarıştı. Personelde motivasyonu arttırmak amacıyla düzenlenen “Tarıma Değer Katanlar” proje yarışmasının serüvenini ve katılan projeleri yakından tanıyalım.

Haber: Neslihan AKTAŞ
Kamera: Ümit YILDIRIM - Tolga URUN
Fotoğraf: İbrahim BAĞCI

Tarlada hızlı bir şekilde toprak analizi yapan “Tarımsal Ambulans”, tarlaları yeşerten “Hudutsuz Ürün-Köy Projesi” , kadın yayımcıların hazırladığı “Toprak - Ana Buluşması” ve daha pek çokları… Bulundukları yörede tarıma sağladıkları katkıyla ön plana çıkan projeler.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın il ve ilçe teşkilatında çalışan personel tarlada bahçede ahırda her zaman çiftçinin yanında. Yorucu mesaiye rağmen çiftçinin hayatını kolaylaştırmak tarımsal üretime katkı sağlamak amacıyla başarılı projelere de imza atan yayım personelinin projeleri “Tarıma Değer Katanlar Yarışması” ile ödüllendiriliyor.

81 ilin il müdürlüklerinde çalışan personelin hazırladıkları ve hayata geçirdikleri projelerde aranan en önemli özellik uygulandıkları il, içle ve ya köyde bir farklılık yaratmış olmaları.

Yarışmaya İzmir’in Kınık İlçesi’nden “Tarımsal Ambulans Projesi”yle katılan Selim Aksakal ve Deniz Uysal projeler kategorisinde üçüncülük ödülü aldı. Selim Aksakal, Tarımsal Ambulansın tarlada hızlı bir şekilde toprak analizi yaparak çiftçiye doğru gübre önermeyi sağladığını anlattı. Sahada çiftçiye eğitimler vererek de destek olduklarını belirten Deniz Uysal ise “Mobil araç sayesinde yolun ortasında, ağaç altında hiç fark etmeden bilgisayarı projeksiyonu açıp çiftçiye bilgi verdik.” dedi.

Yarışmanın fikir aşamasından günümüze serüvenini Eğitim Yayım ve Yayınlar Dairesi Başkanlığı Çiftçi Eğitimi ve Yayım Çalışma Grubu Sorumlusu Haluk Baliç, Web Tarım TV’ye anlattı.

“Tarımsal yayım yapan için de bilgiyi alacak çiftçi için de gönüllü bir iştir. Bizim yayımcı personelimizin verdiği emeklerin sonuçları uzun süre sonra ortaya çıkıyor. Fikir buradan çıktı. 3 yıl önce dedik ki ‘biz bir yarışma düzenleyelim.’ Çalışmalar bireysel olabilir projeler kategorisi olabilir. Bir de sponsor bulabilirsek bunu çok daha iyi yapabileceğimizi düşündük. Artık logosu olan bir marka haline geldi.”

Haluk Baliç yarışmanın duyuru aşamasından sonuçların açıklanması ve ödüllerin verilmesine kadar titiz bir çalışma süreci yürüttüklerini belirtti. Üyeleri de tarım alanında uzman kişilerden oluşan jüri, yarışmaya değer katan en önemli unsur.

Yarışmaya katılmak için gerekli kriterleri sıralayan Baliç, “Jürilerimizde her sene bir üniversite öğretim üyesi olmasına dikkat ediyoruz. Bu yıl Konya Selçuk Üniversitesi’nden Profesör Doktor Cennet Hoca katıldı. TAGEM’den bir daire başkanı, Eğitim Yayım ve Yayınlar Dairesi Başkanı Osman Güzelgöz, Eğitim ve Yayım Daire Başkanı ve Denizbank’tan bir üyeden oluştu jüri. Jürinin değerlendirmelerinin tarafsız ve objektif olmasına özen gösteriyoruz. Bize ulaşan müracaatlar kodlanıyor. Belirlediğimiz bazı kriterler var projeler için. Bu çalışma köyde mi yapıldı, ilçe ve ya il merkezinde mi yapıldı, konusu ne, bu çalışmayı yapmak için kaç yayım metodu kullanıldı? Çalışmanın bakanlık politikalarıyla uyumlu olması en önemli kriter.”

Kadın yayımcıların çalışmalarının ön plana çıkmasına dikkat ettiklerini dile getiren Baliç, bu seneki yarışmada 14 kategoride 16 proje ile 21 yayımcı personelin ödüle layık görüldüğünü dile getirdi.

Başvurular başladığında 81 il müdürlüğüne duyuru yaptıklarını dile getiren Haluk Baliç, “Benim tavsiyem arkadaşlarımız duyuruyu gördüğü anda yaptığı bir çalışma varsa müracaat etsin.” İfadesini kullandı.

Denizbank özel ödülüne layık görülen “Yaşasın Buzağılar” projesiyle Balıkesir’den yarışmaya katılan kadın yayımcılardan Esin Özcan ve Derya Aydın yarışmaya katılmaktan duydukları mutluluğu ifade ederek, proje fikrinin nasıl ortaya çıktığını anlattılar.

Esin Özcan, “İlimizde hayvancılık yoğun bir şekilde yapılmakta. 2bin hayvancılık işletmesinde anket yaptık. Buzağı ölümlerini önlemek için neler yapılabilir? Bunun üzerine projemizi yazdık. Aşılarımızı ve buzağı kulübelerimizi aldık ve dağıttık. Uygulama sonrasında buzağı ölümlerinin azaldığını gördük.” dedi. Derya Aydın da yarışmaya katılmanın motivasyonlarını arttırdığını dile getirerek amaçlarının farkındalık yaratmak olduğunu söyledi.

Sivas ilinde yürüttüğü “Hudutsuz Ürün Köy Projesi” ile yarışmaya katılan Osman Nuri Bulut da köy parsellerindeki parçalılık sorununa çözüm aradıklarını, yaptıkları çalışma ile verim kaybını da azalttıklarını dile getirdi. Köylülerle birlikte bir şirket kurduklarını, ortak köylülerin arazileri ölçüsünde üretimden pay aldıklarını söyleyen Bulut, “Bunu yalnızca bitkisel üretim planlaması olarak değil, hayvansal üretim planlaması olarak da yaptık. Yüzde 50 hibeyle bir tesis kurduk burada vatandaşlar kendi hudutsuz parsellerinde üretim yaparak gelirlerini arttırmayı başardılar.” dedi.

Yarışmanın bir fikirden tüm illere ulaşan, başarılı projelere hayat veren bir çalışmaya dönüşmesinde en önemli katkılardan biri de sponsor desteği. “Tarım Bankacılığı” alanında birçok önemli çalışmaya imza atan Denizbank, Tarıma Değer Katanlar Yarışması’nın sürdürülebilir olmasında pay sahibi.

Denizbank’ın desteğinin yarışma fikriyle birebir örtüştüğünü belirten Baliç, sponsorluk anlaşmasının da hemen imzalandığını dile getirdi.

Tarıma Değer Katanlar Yarışması’nın bu yılki birincisi, “Erkek Yayımcılar” dalında Ordu’dan katılan Salih Yaşar Öztürk oldu. “Fındık Altında Serbest Sistem Yumurta Tavukçuluğu” projesini anlatan Ordu İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürü Kemal Yılmaz, başarılı sonuçlar elde ettiklerini ve çalışmanın giderek yaygınlaştığını vurguladı.

Birincilik ödülünü almaktan duydukları mutluluğu ifade eden Yılmaz, “Bu projeyle fındık bahçelerinin etrafını kafesle kapatıyoruz ve bahçenin içerisine tavukların yumurtlayabileceği alanlar yapıyoruz. Tavukları bahçeye bırakıyoruz. Böylece fındık bahçelerinde önemli bir sorun olan yabancı ot mücadelesine de katkı sağlamış oluyoruz. Aynı alanda hem fındık hem de yumurta üreticiliği yapmak suretiyle üreticiye de ikinci bir gelir imkânı sunmuş olduk. Serbest sistem üretim yapan tesislerden 38’i organik üretim yapıyor.” dedi.