Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından bakanlığın merkez kampüsünde "Gıdanı Koru Sofrana Sahip Çık" etkinliği yapıldı. Programda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, kurumlarla işbirliği içinde gıda israfının engellenmesi gerektiğini belirterek, “ Tüm belediyelerimizin gıda bankacılığı işini ciddiye almaları gerektiğini düşünüyorum" dedi. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ise başlattıkları "Gıdanı Koru Sofrana Sahip Çık" kampanyasının Guinness rekoru kırdığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından bakanlığın merkez kampüsünde düzenlenen "Gıdanı Koru Sofrana Sahip Çık" etkinliğine katıldı. Etkinlikte, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye Temsilcisi ve Orta Asya Alt Bölge Koordinatörü Viorel Gutu ve kampanya paydaşları ile kamu ve özel sektörden çok sayıda temsilci yer aldı.
Emine Erdoğan, burada yaptığı konuşmada gıdanın korunması, yani geleceğin konuşulacağı bir etkinlikte olmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, "Gıdanı Koru Projesi'ni zorlu salgın şartlarında devam ettiren Tarım ve Orman Bakanlığımızı kutluyorum. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütüne işbirlikleri için şükranlarımı sunuyorum." dedi.
Emine Erdoğan, "Sen de Söz Ver" kampanyasına katılıp, gıdasını israf etmeyeceğine söz veren, sorumluluk sahibi 850 bin vicdanlı kişiye teşekkür ederken, "En yüksek sayıda online imzayı alarak bir rekor kıran bu kampanya takdire şayandır. Aramızda özel sektörden, STK'lardan, uluslararası kuruluşlardan, akademiden, medyadan, çok önemli isimler ve kanaat önderleri var. Hepiniz hoş geldiniz, sefalar getirdiniz." diye konuştu.
Pakdemirli: "Gıdanı Koru Sofrana Sahip Çık" kampanyası Guinness rekoru kırdı
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ise geçen yıl hayata geçirdikleri "Gıdanı Koru Sofrana Sahip Çık" kampanyası kapsamında, 790 bin kişinin "sofranasahipcik.com" adresine girerek verdiği söz ile Guinness nezdinde dünyada ilk kez "çevresel sürdürülebilirlik alanında verilen en fazla söz" rekorunu kırdıklarını duyurdu.
Pakdemirli, en büyük medeniyet sıçramalarının, üretim tekniklerindeki değişimlerden doğduğunu belirterek, insanoğlunun geleceğinin, sürdürülebilirlikte gizli olduğunu söyledi.
Üretim kaynaklarının yoğun kullanımıyla son 50 yılda dünya tarımsal hasılasının 11 kat artarak 3,5 trilyon dolara ulaştığını belirten Pakdemirli, "Her yıl dünyada 1,3 milyar ton gıdanın israf edilmesi, kabul edilebilir bir durum değildir. Kovid-19 ile yatağına aç giren insan sayısı bugün 800 milyonu aşmıştır. Tarımsal hasılada Avrupa'da lider, dünyada ilk 10'da olan güzel ülkemiz ise her yıl neredeyse 19 milyon ton gıdasını çöpe atıyor." diye konuştu.
Pakdemirli, gıda kayıpları ve israfının, çiftçiler, tüketiciler ve gıda değer zincirindeki diğer paydaşlara getirdiği ekonomik zararın yanında, üretim kaynakları ve çevreyi de olumsuz etkilediğine dikkati çekti.
Kaynakların sonsuz olmadığının altını çizen Pakdemirli, bunların verimli kullanılması, sürdürülebilir üretim sistemlerinin doğal döngüyü dikkate alarak doğru planlanması, kısacası dünyanın kendini onarmasına fırsat tanınması gerektiğini söyledi.
Pakdemirli, 2050'de artan nüfusu besleyebilmek için gıda üretimini yüzde 60 artırmak, bunun için de yüzde 15 daha fazla su kullanmak zorunda kalınacağının altını çizdi.
"1 trilyon dolarlık gıda çöpe gidiyor"
Pakdemirli, gıda tedarik zincirinin, tarladan sofraya kadar olan tüm süreçleri kapsadığını dile getirerek, "gıda kaybı" ve "gıda israfı" konularına da dikkati çekti.
Bireyler olarak, israfa yol açan alışkanlıkları değiştirmenin önemine işaret eden Pakdemirli, şöyle devam etti: "Gelişmiş ülkeler gıdayı, daha çok marketlerde veya evlerinde israf ediyor. Bunun ekonomik bedeli 680 milyar dolar. Gelişmekte olan ülkeler ise alt yapı ve teknoloji yetersizliği nedeniyle gıdayı sofralarına gelmeden önce, hasatta, depolamada ve taşımada kaybediyor. Bunun ekonomik bedeli ise 310 milyar dolar. Yani toplamda yaklaşık 1 trilyon dolar değerinde gıda çöpe gidiyor. Ülkemizde ise yapılan araştırmalarda, özellikle taze meyve ve sebzede, neredeyse yüzde 50'lik kayıp görüyoruz. Ekmeğin neredeyse günlük 5 milyon adedini çöpe atıyoruz."
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile iş birliği içinde geçen yıl mayıs ayında bu kampanyayı başlattıklarını hatırlatan Pakdemirli, geçen bir yılda, salgına rağmen belirledikleri eylemlerin yüzde 50'den fazlasında ilerleme kaydettiklerini bildirdi. Paydaşların desteğiyle toplu tüketim yerleri, perakende, lojistik gibi alanlara yönelik, gıda kayıp ve israfını azaltmaya katkı sağlayacak çok değerli kılavuzlar hazırladıklarını belirten Pakdemirli, gelecek günlerde bunu sektörle paylaşacaklarını kaydetti.
Gıda bankacılığı konusuna ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Pakdemirli, bunun gıdanın yanı sıra yakacak, kıyafet ve hijyen malzemelerinin de ücretsiz olarak ihtiyaç sahipleriyle buluşması olduğunu söyledi. Pakdemirli, bugün milyonlarca ton güvenilir gıdanın, Son Tüketim Tarihi (STT) ve Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi'nin (TETT) yaklaşması, ürün paketindeki etiketin ters basılması veya ürünün paketinde, gıdanın güvenilirliğini etkilemeyecek ufak bir deformasyon olması sebebiyle çöpe gittiğine işaret etti. Gıda bankacılığı sisteminin Türkiye'de de uygulandığını vurgulayan Pakdemirli, bunun daha cazip hale gelmesi için çalışmalarının devam ettiğini anlattı.
Gıdanı Koru kampanyasını başlatmadan önce, hane halkında gıda israfı üzerine bağımsız bir anket çalışması yaptırdıklarını vurgulayan Pakdemirli, şu bilgileri paylaştı: "Bu anketi kampanyamızın birinci yılında tekrarladık. Yapılan analiz sonucuna göre, Türkiye genelinde, hanelerde, TÜİK gıda enflasyonu verilerine göre yılda 664 milyon lira tasarruf ettik. STT ve TETT arasındaki farka yönelik bilinç yüzde 20 arttı. Yanlış porsiyon planlamasından kaynaklanan gıda israfı yüzde 22’den yüzde 13'e düştü. İsraf edilen gıdaların yeniden değerlendirilme oranı yüzde 45'den, yüzde 55'e çıktı. Gıda atıklarından kompost yapanların oranının yüzde 3'ten yüzde 6'ya çıktığını tespit ettik. Türkiye'de her 4 kişiden 1'inin kampanyamızı duyması farkındalık yarattı."
Pakdemirli, kampanyalarını duyanların yüzde 93'ünün bunu faydalı bulduğunu, yüzde 84'ünün ise kampanyadan sonra gıda israfına karşı daha dikkatli olmaya başladığını vurgulayarak, "790 bin kişinin sofranasahipcik.com internet adresine girerek verdiği söz ile Guinness nezdinde dünyada ilk kez 'çevresel sürdürülebilirlik alanında verilen en fazla söz' rekorunu kırdık. Aynı girişim ile 1,4 milyar nüfuslu Çin'in elinde bulunan 'dünyada en çok söz verilen kampanya' rekorunu ise 82 milyon vatandaşımız ile kırmaya çok yaklaştık." ifadelerini kullandı.
Türkiye dışında, Azerbaycan ve Orta Asya ülkelerinde de gıda kaybı ve israfını azaltmak için çalıştıklarını anlatan Pakdemirli, BM Genel Sekreterinin özel çağrısıyla toplanacak olan BM Gıda Sistemleri Zirvesi için yoğun çalışmalarını sürdürdüklerini söyledi.
Yıl sonuna kadar gıda bankacılığı konusunda yasal mevzuatı hazırlayıp meclise sunacaklarını vurgulayan Pakdemirli, böylece, güvenilir gıdanın çöpe gitmesini engelleyip, ücretsiz olarak ihtiyaç sahipleriyle buluşmasını sağlayacaklarını kaydetti.
Pakdemirli, tarlada kalan arz fazlası ürünleri, gönüllüler vasıtasıyla toplayıp, yine ihtiyaç sahiplerine dağıtacakları bilgisini vererek, "Gıda zinciri aktörleri için gıda kaybı ve israfını azaltacak kılavuzlar yayınlayacağız. Tüketicilerimizi, gıdanı koru mutfağı atölyeleri ile hem gıda israfı üzerine bilinçlendireceğiz hem de gıda okuryazarlıklarını artırıp, doğru pişirme tekniklerini öğreteceğiz. Çöplerimizin neredeyse yüzde 55’ini oluşturan gıda atığını azaltacağız." diye konuştu.
Pakdemirli
Emine Erdoğan
gıda
israf
sofrana sahip çık
etkinlik
tarım bakanlığı