Türk bilim insanları arı sütünün raf ömrünü uzattı
26 July Thursday, 2018
Bursa Teknik Üniversitesi’nde arı sütü üreticilerini sevindirecek bir gelişme yaşadı. Yapılan çalışmalar neticesinde arı sütünün oda sıcaklığında kısa olan raf ömrü uzatıldı. Bu sayede arı sütü üretiminin artırılması ön görülüyor.
Bursa
Arı sütü besleyici ve faydalı bir gıda ancak raf ömrünün kısa olması nedeniyle üreticiler rağbet etmiyor. Bursa Teknik Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Gıda Mühendisliği ve Biyomühendislik Bölümü öğretim üyelerinden oluşan bir ekip, yerli arı sütünün raf ömrünü uzatacak proje geliştirdi. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın da desteğini alan ekip, geliştirdiği yöntemlerle oda sıcaklığında raf ömrü kısa olan arı sütünün raf süresi uzuyor. “Proje Arı Sütü Üreticilerini Teşvik Edecek”
Proje yürütücüsü BTÜ Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanı Dr. Aycan Cınar, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın projelerine destek olduklarını belirterek “Arı sütünün depolama sorunu ve soğuk zincir zorunluluğu var. Bundan yola çıkarak arı sütünü oda sıcaklığında depolayabileceğimiz stabil formda bir ürün geliştirmek istedik. Dolayısıyla biz arı sütünü mikroenkapsüle ederek oda sıcaklığında muhafaza edebileceğimiz bir ürün elde ettik. Projemizin 3 ayağı var. Bir tanesi üniversite, diğeri arı sütü üreticisi bizi destekleyen firma ve Tarım ve Orman Bakanlığı. Tarım ve Orman Bakanlığı bu projemize yüzde 70 gibi bir hibe verdi ve 300'e yakın proje içerisinden seçildi. Bu da bizi gururlandırıyor. Arı sütü üretiminde yerli arı sütü üretimi az. Bunun sebebi de depolama sorunları. Dolayısıyla biz de bu alternatif yöntemle arı sütü üreticilerini bir nevi teşvik etmiş olacağız. Onları yüreklendirerek belki yerli arı sütü üretimini artıracağız. Ben bu ürünün arı sütü üretimini artıracağı kanısındayım.” dedi. “Üretim Sanayi Ölçekte Artacak”
Cınar ayrıca arı sütünün üretiminin sanayi ölçekte artacağına dikkat çekerek “Biz laboratuvar ortamında bunu başardık. Bunu sanayi ölçeğinde de yapabilirler. Formülasyonları var ve biz buna patent almak üzereyiz. Formülasyonlarıyla normal bir arı sütü üreticisi de bunu üretebilecek. Çok zor bir ürün değil. Tüm arı sütü üreticilerine her türlü desteği vermeye hazırız. Üretim bir enkapsülatörle gerçekleşiyor. Arı sütü de çok miktarda üretilen bir ürün olmadığı için çok büyük üretim maliyetleri yok. Biz bu projeyi sonlandırarak her türlü biyolojik aktivitesini, kimyasal ve fiziksel analizlerini bitirdiğimiz zaman arı sütü üreticilerine daha net bir şekilde yardımcı olmaya çalışacağız” ifadelerini kullandı.
Son olarak Cınar arı sütünün faydalarını anlatarak “Yaptığımız bu mikroenkapsüller, direkt ağız ve mideden geçerek bağırsaklarda açılan bir kapsül. Dolayısıyla midede herhangi bir şekilde zararlanma görmeden bağırsakta açılıyor ve aynı zamanda bağırsaktaki olumsuz florayı da etkileyebilecek foksiyonellikte bir üründür” sözlerini dile getirdi.