Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı: “Amacımız Türkiye’yi tarımda rekabet gücü yüksek bir ülke konumuna getirmektir” dedi.
4. Tarım Orman Şûrası kapsamında “Tarım Ekonomisi Atölyesi” Ankara’da toplandı.
Toplantının açılışına Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de katıldı.
Bakan Yumaklı, düzenlenen "IV. Tarım Orman Şûrası Tarım Ekonomisi Atölyesi"nde, ekonomi ve tarım arasındaki güçlü ilişkiyi bir kez daha dile getirmek istediklerini söyledi. Tarım sektörünün güçlendirilmesi için bakanlıklar arasında sağlanan işbirliğinin hem sektöre hem de ekonomiye önemli katkı sağlayacağına işaret eden Yumaklı, kalkınma planlarından Orta Vadeli Programlara ve kamu yatırımlarının yönlendirilmesine kadar birçok alanda verilen desteklerin sektörün geleceği açısından çok önemli olduğunu vurguladı.
Yumaklı, tarım ve gıda sektörünün, gıda güvenliğini sağlama, büyümeye katkıda bulunma, kırsal kalkınmayı destekleme ve çevresel sürdürülebilirliği teşvik etme gibi önemli roller üstlendiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu: "Bu rolleriyle tarım ülkeler için stratejik öneme haiz olmakla beraber, ekonomilerin de lokomotif sektörlerinden birisidir. Biz de hükümetlerimiz döneminde tarım ve gıda sektörünü stratejik olarak ele aldık ve politikalarımızı da buna göre yön verdik. Bakanlık olarak temel görevimiz, gıda ihtiyacımızı güvenilir ve kaliteli bir şekilde ve uygun şartlarda karşılamaktır. Bunun yolunun ise sürdürülebilir, verimli ve kaliteli üretimden geçtiğini biliyoruz."
Sürdürülebilir üretim sağlamak için sektörü tarımsal destekler, kırsal kalkınma hibe destekleri ve uygun faizli finansman seçenekleri gibi uygulamalarla desteklediklerini anımsatan Yumaklı, yapılan çalışmalar neticesinde bitkisel ve hayvansal üretimde Cumhuriyet tarihinin rekorlarının kırıldığını bildirdi.
Yumaklı, ülkenin, sebze ve meyve üretiminde dünyada 4'üncü sıraya çıktığı bilgisini vererek, şunları kaydetti: "Bugün tarımsal hasılada Avrupa'da birinci sırada, dünyada ise ilk 10 ülke arasındayız. Bunun yanında ülkemiz, güçlü tarımsal altyapısını ihracatla da taçlandırıyor. Türkiye, tarımda 32,6 milyar dolarla net ihracatçı bir ülkedir. Tarım sektörümüz, son 6 çeyrektir aralıksız büyüyor. Geçen yıl Türkiye ortalamasının da üzerinde büyüme gerçekleştiren sektörümüz, ülke ekonomimize önemli katkılar sunmaya devam ediyor. Tarım sektörümüz, geçen yıl 2 trilyon 428 milyar lira hasılayla gayrisafi yurt içi hasılamıza (GSYİH) yüzde 5,6 oranında katkı sağladı."
"Tarım ve gıda sektörünün stratejik konumu daha da güçlendi"
Tarım ve gıda sektörünün nüfus artışı, iklim değişikliği, afetler, toprak ve su kaynaklarının azalması ve kirlenmesi gibi küresel sorunlarla karşı karşıya olduğuna işaret eden Yumaklı, bu sorunların savaşlar, çatışmalar, göçler gibi jeopolitik risklerle birleşince, tarım ve gıda sektörünün stratejik öneminin bir kez daha görüldüğünü anlattı.
Yumaklı, bu süreçte toprak, su, teknoloji ve verimlilik kavramlarının ülkelerin gündeminde üst sıralara taşındığını belirterek, verimlilik, katma değer ve kalite artışının sağlanmasıyla dirençli bir sektörün oluşmasında, yeni teknolojilerin tarımsal üretime entegre edilmesinin büyük önem taşıdığını söyledi.
Yapay zeka ve makine öğrenimi tabanlı uygulamaları, nesnelerin internetini, akıllı sulama sistemlerini içeren birçok yenilikçi teknolojiyi üretime entegre etmeye çalıştıklarına işaret eden Yumaklı, "Geleneksel üretim gücümüzü, modern ve akıllı tekniklerle buluşturmaya odaklandık. Yeni teknolojilerle üretim kayıplarımızı azaltmaya, hastalık ve zararlılarla etkin mücadeleye, sulama sistemlerinin optimizasyonu ve dolayısıyla maliyetlerin düşürülmesine odaklandık. Bu dönüşümde çiftçilerimizin, gençlerimizin, akademisyenlerimizin ve teknoloji geliştirme uzmanlarımızın da önemli rolleri bulunduğunu belirtmek isterim." dedi.
Yumaklı, Türkiye'yi tarımda rekabet gücü yüksek bir ülke konumuna getirmeyi amaçladıklarını vurgulayarak, şu değerlendirmede bulundu: "Bu işi de ancak fikir zenginliğimizi harmanlayarak sağlayabiliriz. 6 yıl aradan sonra topladığımız 4. Tarım Orman Şûrası'nda, diğer şûralardan farklı olarak atölye çalışmalarını düzenliyoruz. Burada önemli olan konu uzmanı kişilerle durumu enine boyuna istişare etmektir. Atölye çalışmalarında kazanılan tecrübeler, 16 Şûra çalışma grubuyla paylaşılıyor. Bugünkü atölyemizde 'Tarım Ekonomisi' konusunu ele alacağız. Çalışma gruplarımız, Şûra başlangıcı olan 30 Ocak'tan bugüne 148 toplantı gerçekleştirdi. İnşallah 28-30 Nisan'da Şûramızı toplayacağız, mayıs ayında ise 'Şûra Sonuç Bildirgesi'ni Sayın Cumhurbaşkanımız kamuoyuyla paylaşacak."
Şimşek, Orman Genel Müdürlüğü'nde Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın ev sahipliğinde düzenlenen "IV. Tarım Orman Şûrası Tarım Ekonomisi Atölyesi"nde konuşma yaptı.
“Tarımı önceliklendirmeye devam edeceğiz”
Bakan Şimşek de konuşmasında ekonomik güvenliğin, milli güvenliğin önemli bir unsuru olduğunu aktardı. Ekonomik güvenliğin en önemli boyutunun gıda arz güvenliği olduğunu, bu nedenle tarımın stratejik bir sektör olarak öne çıktığını söyledi.
Şimşek, tarım sektörüne güçlü destekler verdiklerine dikkati çekerek, "Bu sektörü önceliklendirmeye devam edeceğiz. Verimlilik noktasında özellikle tarımda sulama ve teknoloji gibi bütün konulara öncelik verdik. Sadece sözde değil gerçekten de bütçe uygulamalarımızda bunu baz alıyoruz." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin tarımda dünyadaki konumunun gittikçe iyileştiğini aktaran Şimşek, "Bize benzer ülkelerle karşılaştırdığımız zaman kişi başı milli gelirimize göre tarım sektöründeki çalışanların toplam istihdamdaki payı hala yüksek. Tarımsal hasılada Dünya Bankası verilerine göre dünyanın en büyük 7. tarım üreticisiyiz, Avrupa'da ilk sıradayız. Tarım ürünleri noktasında net ihracatçı konumdayız. Tarım, net dış ticaret fazlası verdiğimiz çok nadir sektörlerden. Tarım sektörüne sağladığımız doğrudan ve dolaylı finansman desteklerimiz var. Bunlara bakacak olursak 2025'te 706 milyar liralık destekten bahsediyoruz. Bu da milli gelire oran olarak yüzde 1,15'e tekabül ediyor." diye konuştu.
tarım
orman
şûra
bakan
ibrahim
yumaklı
hazine
maliye
mehmet
şimşek