Zengin mutfak kültürüne sahip Kahramanmaraş'ta geleneksel lezzetlerin başında gelen ve vatandaşların sabah akşam tükettiği paça çorbası, özellikle kış aylarında içeriğindeki vitamin ve mineraller nedeniyle "doğal antibiyotik" olarak tanımlanıyor.
"Dondurma kenti" olarak bilinse de zengin mutfak kültürüne de sahip Kahramanmaraş'ta, paça çorba geleneği asırlardır sürüyor. Kentin tarihi sokaklarında ve ana arterlerdeki işletmelerde ustalar, sabah akşam özenle hazırladıkları paçaları müşterilerine servis ediyor. Sabahın ilk ışıklarıyla başlayan paça çorba telaşı, akşam geç saatlere kadar devam ediyor. Uçakla günübirlik paça içmeye gelenlerin de ziyaret ettiği kentte, bu geleneksel lezzet özellikle kış aylarında yoğun olarak tüketiyor. İçeriğindeki kolajen, vitamin ve mineraller sayesinde bağışıklık sistemini güçlendiren, vücuda güç veren paça çorbası, uzmanlarca da "doğal antibiyotik" olarak tanımlanıyor. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Özlem Turgay, paça çorbasının özellikle küçükbaş hayvanların baş ve ayak kısmından, bazen de işkembeden yapıldığını söyledi. Paçanın, mineral ve vitamin bakımından zengin bir çorba olduğunu belirten Turgay, şunları kaydetti: "Paça çorbası yüksek oranda vitamin ve mineral içeriğiyle özellikle çok uzun yıllardan beri grip veya nezleye yakalananların ya da kemiklerinde kırılma olanların tercih ettiği bir gıda. Yapımında hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerekiyor. Özellikle erkeklerin bolca tercih ettiği, içerisinde sarımsak, limon ve sirke gibi unsurların bol miktarda tüketildiği bir gıda. Gerek antioksidan, gerek vitamin içeriğinin yüksek olması dolayısıyla tüketilmesi önerilen önemli bir gıda." İl Halk Sağlığı Müdürü Ahmet Yener de paçanın geleneksel tat olduğunu ve özellikle kış aylarında tüketilmesinin önerildiğini söyledi. Paçanın, çocukların ve gençlerin gelişiminde önemli rol oynadığını aktaran Yener, bu yaş grubundakilerin kemiklerinin, kaslarının güçlenmesi, büyüme ve güçlenmesi için paça çorbasında ihtiyaç olan her şeyin bulunduğunu belirtti. Özellikle anemi hastalarının paça çorbasını sıkça tüketmesinin yerinde olacağını, ayrıca içindeki maddelerin kansere de iyi geldiğini kaydeden Yener, şu bilgileri aktardı: "Kolajen özellikle kanser hücrelerinin çoğalmasını engelliyor. Kanser hastalığının yavaşlamasına sebep olma ihtimali var. O sebeple kanser hastalarında kolajen yıkımı ilaçlardan ve hastalıktan olduğu için ve paça kolajen içerdiği için o konuda faydası olduğunu bilim adamlarımız, hekim arkadaşlarımız dile getirmektedir." Diyetisyen Hilal Kayahan da paçayı kilo problemi yaşayanların sık tüketmesi gerektiğini ifade etti. Paça çorbasının içerdiği antioksidanların kanser hastaları üzerinde olumlu bir etki oluşturduğunu vurgulayan Kayahan, paçanın bağışıklık sistemini özellikle kış günlerinde kuvvetlendirecek bir besin maddesi olarak da tanımlanabileceğini söyledi. Lokantacılar ve Pastaneciler Odası Yönetim Kurulu Üyesi, paça ustası Hacı Fidan ise 3 nesildir bu işte olduklarını belirtti. Türkiye'nin her yerinde paça yapıldığını ancak Kahramanmaraş'ın has paçasının nam saldığını ifade eden Fidan, paçanın ayak ve kelle olmak üzere ikiye ayrıldığını anlattı. Kelle paçanın içinde dil, göz yağı ve beyin bulunduğunu aktaran Fidan, "Faydaları saymakla bitmez. Özellikle ayak paçanın eklem yerlerindeki sıvıları beslediği ve desteklediği söylenir. Şükürler olsun ki halkımız bilinçli, ilaca yönelmektense doğal antibiyotiğe yönelmeyi tercih ediyorlar. Biz de elimizden geldiği kadar müşterilerimizi ağırlamaya çalışıyoruz. Uçakla bile paça içmeye gelenler oluyor." diye konuştu.