Biyogüvenlik Kurulu Başkan Vekili Doç. Dr. Masum Burak, vatandaşların rahat olmasını, gıdada GDO'ya izinin söz konusu olmadığını açıkladı.
Biyogüvenlik Kurulu Başkan Vekili ve Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı TAGEM Genel Müdürü Doç. Dr. Masum Burak, vatandaşların rahat olmasını, gıdada GDO'ya izinin söz konusu olmadığını belirtti. Doç.Dr. Masum Burak, zaten kanunen GDO'lu tohum, gıda üretimi ve GDO'lu gıda ithalatının da yasak olduğunu hatırlattı.
Burak, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığınca yürürlüğe konulan Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) ve Ürünlerine Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik nedeniyle "GDO'lu gıdaya izin çıktı" iddiasının ortaya atıldığını hatırlattı. Bu iddiaların asılsız olduğunu vurgulayan Burak, bu düzenlemenin hukuki bir boşluğun doldurulması için yapıldığını, kesinlikle bir izin anlamına gelmediğini ifade etti. Doç. Dr. Burak, şunları kaydetti:
"Ülkemizde şu anda sadece yem amaçlı 14 mısır, 3 soya geninin ithalatına izin verilmiş durumda. Gıda ile ilgili hiçbir gene izin verilmiş değil. Gıda ile ilgili GDO toleransımız ne? Yüzde sıfırdır. Bulaşan bile olsa gıdaya izin söz konusu olamaz. Kanun gereği bütün izinler Biyogüvenlik Kurulunun onayından geçmek zorunda. İnternet sitemize girdiğiniz (yem amaçlı) zaman hangi genlere izin verildiği belli. Halbuki Avrupa Birliğinde 30 civarında ülkede soya, mısır, pamuk, kolza, şeker pancarı ve patateste olmak üzere 51 gen gıda amaçlı serbest kullanılıyor. Zaten ABD ve diğer ülkelerde bu konuda her şey serbest. En sıkı kanun AB kanunu, bizim Biyogüvenlik Yasamız AB'den bile sıkı. Yasayla sadece yem amaçlı olmak üzere 17 gene izin verildi."
"Yargısız infaz yapılıyor"
Doç. Dr. Burak, Biyogüvenlik Kanununda "bulaşan" tanımının yer aldığını ancak yönetmelikte bu konuda boşluk bulunduğu için yasal bazı sorunlar oluştuğunu kaydetti. Burak, hukuki boşluğun doldurulması için yapılan değişiklikle, AB ve Türkiye'de GDO etiketleme eşiği olarak kabul edilen binde 9 oranının altındaki bulaşanların Biyogüvenlik Kurulunca değerlendirmeye tabi olacağını bildirdi.
Türkiye'nin GDO'lu gıdaları sınır denetimlerinde yakaladığında geri gönderdiğini, piyasada tespit edilmesi halinde ise toplatıp imha ettiğini ifade eden Burak, "Gıdada GDO yine olmayacak. Düzenleme kapsamında bundan sonraki süreçte o bulaşan yemle ilgiliyse bakılacak. Diyelim mısır veya soya GDO'suz diye geldi ama kapıda analiz yaptık ve binde 9'un altında bulaşan çıktı. Bu ürün, Biyogüvenlik Kurulunun izin verdiği 17 gen arasındaysa yem olarak kullanılmasına izin verilecek. Eğer bu izin verilen genlerden biri değilse yem olarak bile kullanılamayacak" diye konuştu.
Türkiye'deki Biyogüvenlik Kanununun dünyada bu alandaki en hassas kanun olduğunu belirten Burak, "Vatandaşımız rahat olsun. Gıdada GDO'ya izin söz konusu değil, izin yok. Zaten Kanunen GDO'lu tohum, gıda üretimi yasak, GDO'lu gıda ithalatı da yasak" ifadelerini kullanıldı.
Yönetmeliklerin ve diğer düzenlemelerin hazırlanarak Başbakanlığa gönderildiğini ve sırayla yayımlandığını anımsatan Burak, "Bunun son günlerdeki olaylarla (geçen hafta bir mama türünün GDO bulaşan iddiasıyla toplatılması) hiçbir ilgisi yok. Bu çok daha önceden gönderilmiş bir yönetmelik değişikliği. Çünkü bunlarla hiçbir bağı yok. Gıdada bulaşan dahi yasaktır. Bu çok açık, net. Burada çok ciddi bir yargısız infaz yapılıyor. Hayretler içerisinde kaldım. Türkçesi düzgün olan bir insan nasıl 'GDO'lu gıdaya izin var' diyebiliyor, bunu anlamış değilim. GDO'lu gıdaya kesinlikle izin yok" değerlendirmelerinde bulundu.