TİGEM'den örnek sosyal sorumluluk uygulaması

20 December Saturday, 2014
Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Bursa Karacabey Tarım İşletmesinde haralarda engellilerin atla tedavi edildiği hippoterapi merkezlerinin toplu açılışına katıldı.
TİGEM'den örnek sosyal sorumluluk uygulaması

Gıda Tarım  ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, devlet haralarında engellilerin atla tedavisine imkan sağlamak için kurulan hippoterapi merkezlerini açtı. Eker, 30 büyükşehir belediyesinden hippoterapi merkezi kurmalarını istedi.

Bursa’nın Karacabey ilçesindeki hippoterapi merkezinin açılışa katılan Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, sinevizyon bağlantısı ile Malatya Sultansuyu, Ankara Beştepe ve Muğla Dalaman’da restorasyonu biten merkezlerin de açılışını yaptı. Bursa’da 17x44 metre boyutlarında kapalı, 20x40 boyutlarında açık manej ile çevre düzenlemesi yapılan hippoterapi merkezinin açılında konuşun Eker, bu merkezlerin ayrı bir anlamı olduğunu söyledi. Atın muhteşem bir varlık olduğunu belirten Eker, “Çünkü at, kendisine yaklaşan insanın sevgisini hissediyor ve onu anlayabiliyor. At, duyguları olan bir varlıktır. Engelli çocuklarımızın tedavisinde atın kullanılması bilinen bir yöntemdir. Böyle merkezler kurmak suretiyle engelli çocuklarımızı hayata bağlamak ve onların bedenlerinden hiç değilse bir sorunu kaldırabilmek bizim için en güzel mutluluk olur" dedi.

"Atlar Yarıştan İbaret Değildir"

"Türkiye’de kamu kuruşlarında böyle bir tesis yoktu. Bunu üzerimize vazife edindik" diyen Eker, "At, yarışmaktan ve yarışmadan ibaret değildir. Geçen sene verdiğimiz talimatla çok kısa bir süre içerinde bu mekânların tamamlanması sağlandık. Ankara’daki tesisi ise nisan ayına yetiştirmeyi hedefliyoruz. İsteyen herkes bu tesislerden istifade edebilir. Örnek olmasını temenni ediyorum. Maliyeti çok yüksek olan bir şey değil. Türkiye’de 30 tane büyükşehir belediyesi var. Büyükşehir belediyelerine tavsiye ediyorum. 30 tane açılsa çok büyük bir hizmet ederler diye düşünüyorum. Engelli kardeşlerimizin hayatını kolalaştırırlar. Çünkü şehirde yaşayan insanların spor yapmaya ihtiyacı var. At, bizim kültürümüzün, tabiatımızın da bir parçasıdır. Onu hayatımızda önemli bir yer tutacak hale getirmeliyiz” diye konuştu.

Türk kültürünün en önemli unsurlarından birisinin at olduğunu ifade eden Eker, “Binlerce yıl insanlık bu muhteşem varlık ile birlikte yaşamış ve yaşıyor. En çok da biz millet olarak bu varlık ile iç içe olduk. Yakın tarihte şehirleşme ve yeni yaşadığımız hayat tarzıyla atla aramızda olan mesafe açıldı. Bu müessese Türkiye’nin en eski kurumlarından birisidir. 700 yıla aşkın burada soylu atlar yetiştiriliyor. At birkaç vasfı ile insana benzerlik gösterir. Attaki ihtiras, kıskançlık, haya ve sancılanma diğer hayvanlarda olan duygular değildir. İnsan ile at arasındaki münasebet bu yönüyle bir birine çok benzemektedir. İşletmelerimizde atçılığı geliştirecek çalışmalar yaparken, günümüzde giderek mesafesi açılan insan ve ilişkisini biraz daha farklı bir boyut katalım istedik. Vatandaşlarımızı at ile olan temasının biraz daha geliştirelim istedik. At biniciliği belirli bir zümreye ait spor olmaktan çıksın. Her gelir seviyesinden vatandaşımızın gerçekleştireceği bir spor haline gelsin. Bunu da bakanlık olarak biz yapalım dedik. Hem tarihi, hem de sosyal bir sorumluluktur. Tarihteki estetik varlıklarımızı korumadan gelecekteki yeni estetik varlıkları üretemeyiz. Bu tarihi yeniden hayata geçiren ve iyileştirmede emeği geçen herkese teşekkür ederim. Bursa’ya iki tane bina kazandırdık. Tarihten güç alma açısından bu çok önemlidir” şeklinde konuştu.

Daha sonra Bursa’nın Karacabey ilçesindeki TİGEM tesislerinden Ankara, Malatya ve Muğla’ya sinevizyonla bağlanarak hippoterapi merkezlerinin açılışını yapan ve bazılarının temelini atan Eker, Bursa'daki hippoterapi merkezinin de kurdelesini kesti. Eker, açılışın ardından otizm hastası bir çocuğu ata bindirdi.