Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, İstanbul’da düzenlenen Tarım Diplomasisi Atölyesi’nde gıda arz güvenliği, su tasarrufu ve tahıl koridoru süreciyle ilgili açıklamalar yaptı. Tarım Orman Şurası kapsamında düzenlenen foruma Ticaret Bakanı Ömer Bolat da katıldı. “Günümüz Dünyasında Tarım Diplomasisi” özel oturumunda konuşan Bakan Yumaklı, Türkiye’nin 'stratejik stok merkezi' olacağını ilk kez buradan açıkladı.

4. Tarım ve Orman Şurası için geri sayım devam ediyor. Gelecek hafta yapılacak IV. Tarım Orman Şurası kapsamında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Dış Ticaret Kompleksi'nde Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı ve Ticaret Bakanı Ömer Bolat'ın katılımıyla "Tarım Diplomasisi Atölyesi" düzenlendi.
“Günümüz Dünyasında Tarım Diplomasisi” özel oturumunda konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Dünya Gıda Programı'nın (WFP) Türkiye'yi bölgesel ve küresel bazda gıda stokları için bir "stratejik stok merkezi" olarak konumlandırma talebiyle kendilerine geldiğini belirterek, "Bütün değerlendirmeler tamamlanmış durumda. Sayın Cumhurbaşkanımızın da destekleriyle inşallah ülkemizin stratejik stok merkezi olarak konumlanmasını bekliyoruz." dedi.
Gelecek hafta yapılacak IV. Tarım Orman Şurası kapsamında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Dış Ticaret Kompleksi'nde "Tarım Diplomasisi Atölyesi" düzenlendi.
Etkinlik kapsamında gerçekleştirilen "Günümüz Dünyasında Tarım Diplomasisi" başlıklı özel oturumda soruları yanıtlayan Bakan Yumaklı, tarım diplomasisin önemine ilişkin görüşlerini paylaştı.
Gelecek hafta düzenlenecek IV. Tarım Orman Şurası'nın önemine işaret eden Yumaklı, şurayı sadece bugünün ya da yarının değil gelecek 50 yılların perspektifini vermesi amacıyla düzenlediklerini söyledi.
Yumaklı, IV. Tarım Orman Şurası öncesi düzenledikleri bugünkü etkinlikle tarımın diplomasi yönünü vurgulamak istediklerini kaydederek, gıdanın aynı zamanda ülkelerin diplomatik bakışlarını da değiştirdiğini, dünyada farklı boyutlarda çıkan krizlerin hemen ardından gıda arz güvenliğinin ve üretimde yeterliliğin gündeme geldiğini anlattı.
Bugünün dünyasının çok bilinmeyenli bir denklemi getirdiğini, gıda güvenliğinin ülkelerin birbirleriyle bu anlamdaki etkileşimini doğrudan etkilediğini dile getiren Yumaklı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye olarak biz elbette tarım diplomasisini stratejik bir dış politika aracı olarak görüyoruz. Neden bunu çok net bir şekilde söylüyoruz? Ülkemizin coğrafi konumu, agroekonomik çeşitliliğimiz ve çok taraflı platformlardaki Türkiye'nin rolü bize bu anlamda önemli sorumluluklar da yüklemiş durumda. Uluslararası kuruluşlarla çok ciddi iş birliklerimiz var. Küçük işletmelerin desteklenmesinden iklim dirençli tarım uygulamalarının yaygınlaştırılmasına ve suyun verimli kullanılmasına kadar ortak çözümler geliştirilmeye çalışılıyor. Sadece kendi ülkemiz için değil aynı zamanda uluslararası partnerlerimizle yürüttüğümüz çalışmalar."
"Uluslararası temaslarımız tarım ve gıda konusu önemli bir başlık"
Bakan Yumaklı, G20, Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi pek çok uluslararası kuruluşla tarımla ilgili vizyonlarını paylaşmaya devam ettiklerini belirterek, Türkiye'nin bölgesel ve uluslararası kuruluşlardaki aktif rolünün tarım diplomasi alanında da yoğun bir şekilde kullanıldığını vurguladı.
Yumaklı, "Balkanlardan Afrika'ya, ABD'den Uzak Asya'ya kadar birçok bölgede çeşitli ülkelerle ikili işbirliği, teknik destek talepleri, bilgi ve tecrübe paylaşımları devam ediyor. Dolayısıyla Türkiye'nin bütün uluslararası temaslarında tarım ve gıda konusu mutlaka ama mutlaka önemli bir başlık olarak duruyor." diye konuştu.
Gıda güvenliği, iklim uyumu, çölleşmeyle mücadele ve su yönetimi konularında da bilgi ve tecrübe paylaşımının her zamankinden çok daha fazla gündeme geldiğini ve geleceğini anlatan Yumaklı, Türkiye'nin bu manada hem coğrafi konumu hem de sahip olduğu değerler anlamında etkili bir aktör olduğunun altını çizdi.
"Üretici korunmuyorsa sürdürülebilirken söz edemeyiz"
Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, bu noktada tahıl koridoru girişiminin sağladığı başarıdan ve küresel gıda arzına sunduğu katkıdan bahsederek, şu açıklamalarda bulundu:"Tarım diplomasisi aynı zamanda bir barış diplomasisidir. Yani bir bölgede gıda yoksa huzur yoktur, barış yoktur. Bir toplumun gıda ile ilgili sorunlarının olması ya da önünü görememesi ve belirsizliğin olması, o toplumun başka konularda herhangi motivasyonunun olmadığı anlamına gelir. Eğer bir üretici korunmuyorsa sürdürülebilirken söz edemeyiz. Gıda sadece bir ürün değildir, aynı zamanda bir istiklal ve istikbal başlığıdır. Dolayısıyla bu perspektiften bakıyoruz. Türkiye'nin bu manada tarım diplomasisi yoluyla barışa ve paylaşıma yapacağı katkılar, bu zamana kadar olduğu gibi bundan sonra da etkin bir tarım diplomasisi ile devam edecektir."
"Türkiye, tarımsal hasılada Avrupa'da birinci ülke"
Bakan Yumaklı, tarım diplomasisini neden şura kapsamına aldıklarından bahsederek, "Tarım diplomasisi aslında gündemimize yeni aldığımız bir konu değil. Sadece bu kadar derinlemesine konuşulan bir ortam olmadı ama fiili olarak Türkiye uyguladı bunu." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin 2023 rakamlarına göre tarımsal hasılada Avrupa'da birinci, dünyada da ilk 10 ülke arasında yer aldığını dile getiren Yumaklı, "Dolayısıyla bir de bunun üzerine yaklaşık 32,6 milyar dolarlık ihracatı da koyarsak üzerine doğrudan tarım diplomasisinin aslında fiili olarak uygulandığını ve hayata geçtiğini söylemek isterim. Bu rakamlar bile tek başına aslında bunun altının çok ciddi bir şekilde Türkiye tarafından doldurulduğunu gösteriyor." ifadelerini kullandı.
Yumaklı, Kovid-19, zirai don, iklim değişikliği gibi nedenlerle dünyada insanlığın açlıkla sınandığını ve Gazze'de de insanların açlıkla mücadele ettiğini kaydederek, Türkiye'nin her zaman her ortamda insanların gıdasını sağlamak için büyük bir inisiyatif ortaya koyduğunu anlattı.
Türkiye'nin ihtiyaç sahibi ülkelere yaptığı insani yardımlar ile gıda yardımlarından bahseden Yumaklı, uluslararası kuruluşlarla işbirliği yaptıklarını, söz konusu ülkelere en hızlı şekilde gıdayı ulaştırdıklarını, bunların hepsinin tarım diplomasisi olduğunu söyledi.
"Ülkemizin stratejik stok merkezi olarak konumlanmasını bekliyoruz"
Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, Türkiye'nin tarım konusundaki stratejik önemine işaret ederek, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Yakın zamanda Dünya Gıda Programı (WFP) bize Türkiye'yi bölgesel ve küresel bazda gıda stokları için bir 'stratejik stok merkezi' olarak konumlandırma talebiyle geldi. Biz de Dışişleri Bakanlığımızla Türkiye'nin stratejik stok merkezi olma konusunu istişare ettik. Bütün değerlendirmeler tamamlanmış durumda. Sayın Cumhurbaşkanımızın da destekleriyle inşallah ülkemizin stratejik stok merkezi olarak konumlanmasını bekliyoruz. Türkiye'nin bugüne kadarki bu alandaki etkinliğini aynı zamanda kurumsal bir yapıya döndürmekle ilgili çalışmaların olduğunu da buradan ifade edelim."
Yumaklı, Türkiye'nin krizlerin de yaşandığı bütün coğrafyalara çok ciddi bir yakınlık içerdiğini kaydederek, gıdanın ihtiyacı olana en hızlı bir şekilde ulaştırılması bağlamında coğrafi konumun kendilerine bir avantaj sağladığını bildirdi.
"Türkiye stratejik ürünlerde büyük oranda kendine yeter bir ülkedir"
Bakan Yumaklı, su kaynaklarının korunması ve gelecek nesillere ulaştırılması adına hayata geçirdikleri projeleri ve gerçekleştirdikleri faaliyetleri anlatarak, Su Verimliliği Seferberliği'ne ilişkin detayları paylaştı.
Tarımda sürdürülebilir kalkınma hedeflerini savunduklarını ve bu hedeflere ulaşmak için stratejik adımları attıklarını dile getiren Yumaklı, "Yine ülkemizi uluslararası kuruluşların merkezi haline getirme vizyonumuz var. Bu bağlamda hem BM hem de diğer uluslararası kuruluşlarla ülkemizde ofis açmaları konusunda da gerekli faaliyetleri sürdürüyoruz. Yerleşik kuruluşların çoğu yalnızca ülkemizi değil ülkemizin yakın coğrafyasındaki Avrupa ve Orta Asya ülkelerini kapsayacak şekilde projelerini yürütüyor." açıklamasında bulundu.
Yumaklı, Türkiye'nin tarım diplomasisi konusunda iletişimde olduğu, bağlantı kurduğu ve birlikte proje geliştirdiği bütün ülkelerle çok yakın ve samimi bir kardeşlik hukukunun oluştuğunu vurguladı.
Bu ilişkilerde iki tarafın da kazandığını dile getiren Yumaklı, "Dolayısıyla biz bütün bunları çok dikkatli bir şekilde yürütüyoruz. Türkiye'nin kadim bir devlet olmasından kaynaklı oturmuş bir eylem-söylem birliği var." diye konuştu.
Türkiye'nin tarımda don ve benzeri karşı karşıya kaldığı olumsuzluklardan bahseden Yumaklı, "Dünyada hiçbir ülke yüzde 100 kendine yetebilir değildir. Kendine yetebilirliğin oranları vardır. Türkiye bu manada stratejik ürünlerde büyük oranda kendine yeter bir ülkedir. Özellikle herhangi bir iklim kaynaklı sorunla karşılaştığımızda bu durumun karamsarlığa dönüşmemesini özellikle belirtmek istiyorum." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin dünyada çok önemli bir tarım ülkesi olduğunu belirten Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Tarımsal üretimimizi 30 milyar dolardan 75 milyar dolara yükselttik. 2002'de 3,4 milyar dolar olan ihracatı 32,5 milyar dolara yükselttik, halkımızın da ihtiyacı olan tüketim ürünlerini bulmalarını mümkün kıldık." dedi.
Azerbaycan Tarım Bakanı Mecnun Memmedov, işgalden kurtarılan Karabağ bölgesinin tarımsal üretim için önemli olduğunu belirterek, "Ürettiğimiz siyasetin çiftçinin ve tarımda çalışanların hayatına etkisi yoksa, onların bu politikalardan haberleri yoksa politikalarımız uzun vadeli ve sağlıklı olmayacaktır." diye konuştu.
Ülkede yeni bir tarım politikası oluşturulması gerektiğinin altını çizen Suriye Tarım Bakanı Emced Bedr de, "Su kaynaklarımızda azalma var. Bu da bizim diplomatik ilişkilerimizi daha hızlı harekete geçirmemizi gerektirmektedir. Tarım ve hayvancılık gibi birçok alanda yatırımcılara ihtiyacımız var. Özellikle komşu ülkelerimiz ve Türkiye'de tarım yatırımı yapan firmalarla görüşmeye hazırız. Bu hem bizim hem de yatırımcılar için fayda sağlayacak." ifadelerini kullandı.
tarım
orman
şura
diplomasi
gıda
su
stok merkezi
istanbul
ticaret
tarım ve orman