İstilacı balıkların içsulardaki yayılımının arttığını belirten uzmanlar, bu durumun yerli ve endemik balık türleri üzerinde baskı oluşturduğunu ifade ediyor.
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özgür Emiroğlu, iç sulardaki istilacı balık türlerinin yayılımının sürdüğünü, yerli ve endemik balık türleri üzerinde baskı oluşturduğunu söyledi.
Yerel balık türlerinin ortamına girerek, besin, üreme ve yaşam alanlarında oluşturdukları rekabetle varlıklarını tehdit eden balıklara "istilacı" denildiğini ifade eden Emiroğlu, istilacı balıkların iç sularda çoğunlukla insan temelli yayılım gösterdiğine dikkat çekti.
Emiroğlu, göze güzel görünen ancak ekonomik değeri bulunmayan pek çok balık türünün insanlar tarafından Uzakdoğu ülkelerinden Amerika, Avrupa'ya taşındığını, bu balıkların tehlikeli ekolojik şartların oluşmasına zemin hazırladığını belirtti.
İstilacı balıkların ilk olarak Trakya'da görülmeye başlandığını, daha sonra Anadolu'daki iç sulara taşındığını kaydeden Emiroğlu, Türkiye'de 'istilacı' olarak nitelendirilen on beşe yakın balık türü bulunduğunu anlattı. Bu balıkların üreme yöntemleri yüksek adaptasyon yetenekleri ve özellikle dişi ağırlıklı üremesi sebebiyle kısa sürede yaşam alanlarında baskın ırk haline geldiğin söyleyen Emiroğlu, bu türlerin girdiği ortamlarda tüm ekolojik dengenin bozulduğunu ve ekonomik değeri yüksek, yerli, endemik balık türlerinin zamanla yok olduğunu ifade etti.
İstilacı balık türlerinin pek çok Avrupa ülkesinde görüldüğünü ve ülke ekonomilerine çok ciddi zararlar verdiğine dikkat çeken Doç. Dr. Özgür Emiroğlu, türlerin sadece Avrupa'da yılda 12.5 milyar Euroluk zarara neden olduğunu vurguladı.
Emiroğlu, Türkiye'de görülen istilacı balık çeşitlerinin başlıcalarının; Carassius gibelio (İsrail Sazanı), Carrassius auratus (Havuz Balığı), Atherina boyeri (Gümüş Balığı) , Pseudorasbora parva (Çakıl Balığı), Oncorhynchus mykiss (Gökkuşağı Alabalığı), Oreochromis niloticus (Nil Tilapyası), Gambusia holbrooki (Sivrisinek Balığı), Sander lucioperca (Sudak) Silinecek , Clarias gariepinus (Karabalık), Tinca tinca (Yeşil Sazan) ve Knipowitschia caucasica (küçük Kayabalığı) olduğunu söyledi.
Olta Balıkçılığı Federasyonu Başkanı İsmail Atalay ise, tatlı sulardaki istilacı balık türlerinin oluşturduğu tehdidin giderek büyüdüğünü savundu.