Ramazanda 17 saatlik bir açlık süresinin ardından beslenme alışkanlıklarının değiştiğini aktaran uzmanlar, su tüketimi ve tatlılar konusunda vatandaşları uyarıyorlar.
Uzun yaz günlerinde 17 saatlik bir açlık süresinin ardından beslenme alışkanlıklarının değiştiğini aktaran uzmanlar uyarıyor. Kesinlikle ve kesinlikle su içip, niyet edilip uykuya geçilmemeli. Mutlaka sahur yapılmalı.
Oruç tutanların çok dikkatli olması gerektiğini vurgulayan diyetisyen Raife Bayel, İftar ve sahur arasındaki beslenmeye dair ipuçları da verdi. Sofralarda tahıl içeren ürünler yanında, baklagillerin ve yeşilliğin eksik edilmemesi gerektiğinin altını çizen Bayel, dengeli olarak bol su tüketmenin ve şerbetli tatlılardan uzak durmanın önemini anlattı. Bayel, “Kesinlikle ve kesinlikle su içip, niyet edilip uykuya geçilmemeli. Çünkü gün içerisindeki açlık süremiz çok uzun. Sahura muhakkak kalkmak gerekiyor. Güzel bir kahvaltı ile sahur yapabiliriz. Sahurda bir yumurta veya bir süt gurubu yer almalı ki gün içerisinde açlığımızı mümkün olduğu kadar uzatabilelim. Bu kan şekerinin ayarlanması açısından da önemli. Kronik rahatsızlığı olanlara kesinlikle doktora danışmadan oruç tutmayı önermiyoruz. Ramazan ayı içerisinde de iki iki buçuk litre kadar su tüketmemiz gerekiyor. İftarla sahur arasında tüketeceğiniz su oranları yaklaşık bu oranlarda olmalı. Ağır işlerde çalışanlar yaklaşık dört dört buçuk litre su tüketmeli iftarla sahur arasındaki zamanda” diye konuştu
Ramazan ayında şerbetli tatlılardan ziyade sütlü tatlıların tercih edilmesi gerektiğini hatırlatan Bayel, soğuk ayran aşı çorbasının da tokluk hissi verdiğini ve susamayı geciktirdiğini kaydetti. Bayel,“Soğuk ayran aşı çorbası vardır. Hem tahıl içerir hem yoğurt içerir hem de nane içerir. Gün içerisinde hem sizi tok tutar hem de susamayı biraz daha geciktirir. Şerbetli tatlılar yerine Ramazan ayında sütlü tatlıları tercih etmek daha faydalıdır. İftar sonrasında hareketsiz bir yaşam önermiyoruz. Muhakkak ki bir rehavet çöküyor. İftardan hemen sonra bir dinlenme isteği oluyor ama bunu sadece on on beş dakika ile sınırlı tutup mümkünse eğer yarım saatlik bir yürüyüş vücudun kendine gelmesine yardımcı olacaktır” şeklinde konuştu.
İftar ve sahur içerisinde muhakkak iki ara öğün eklemek gerektiğini hatırlatan Bayel, “İftara nasıl başlayabiliriz? Gün içerisindeki uzun bir susuzluğun ardından iki bardak su içerek ve ardından iki tane hurma yiyerek kan şekerinin dengelenmesini sağlayacaktır. Arkasından içeceğiniz bir kase çorba vücut dengelerinin biraz daha kendisine gelmesini sağlayacaktır. Bunun ardından muhakkak bir on beş dakikalık bir dinlenme süresi istiyoruz. Bu süreç içerisinde birazcık daha vücut dengeleri yerine gelecektir. İftar bitiminden bir bir buçuk saat sonra bir ara öğün yapmak, oraya bir meyve eklemek veya bir süt grubu yerleştirmek daha yerinde olacaktır” ifadelerini kullandı.
Bayel, iftarla sahur arasındaki vaktin dar olduğunu ancak bu arada muhakkak bir iki saatlik bir uykunun ihmal edilmemesi gerektiğini de sözlerine ekledi.