Ayşenur Betül Duysak… Hem genç hem kadın çiftçinin olmanın avantajlarını kullandı, projesini hayata geçirdi. Hayallerini genç çiftçi desteklemeleriyle gerçekleştiren Ayşenur Betül, bahçesinde yetiştirdiği lavantalardan; çay, sabun, kolonya gibi ürünler yaparak kendi markasını oluşturdu. Doğal üretim yaparak başarıyı yakalayan kadın çiftçinin hedefi markasını geliştirmek, üretimi arttırmak.
Lavanta bahçesi kurdu, mis kokulu ürünler yaptı. Kadın çiftçi hayallerini destekle gerçekleştirdi.
Kadın çiftçilerin son yıllardaki gözdesi lavanta. Genç çiftçi desteği alarak lavanta üretimine başlayan Ayşenur Betül Duysak da arazisini lavanta bahçesine dönüştürdü, doğal üretime başladı.
Kocaeli Üniversitesi Gıda ve Tarım Meslek Yüksekokulu Tıbbi ve Aromatik Bitkiler programından mezun olan Duysak, Tarım ve Orman Bakanlığının "Genç Çiftçi" projesine başvurdu. Duysak, aldığı hibe desteğiyle sahip oldukları 3,5 dönümlük tarlaya 4 bin kök lavanta ekti. Tarlayı, lavanta çiçeklerinin yaz aylarında hasat öncesi sunduğu görsel şölene tanıklık etmek isteyenlerin hizmetine de sunan Duysak, lavantadan uçucu yağın yanı sıra elde ettiği çay, lavanta suyu, sabun, mum, krem, kolonya ve bal gibi ürünlerle kendi markasını oluşturdu. Duysak, çoğunu kendi ürettiği ürünleri, internet üzerinden müşterileriyle buluşturmaya başladı.
Ayşenur Betül Duysak, mezun olduktan sonra alanıyla ilgili lavanta yetiştiriciliği yapmaya karar verdiğini söyledi. Tarım ve Orman Bakanlığının "Genç Çiftçi" projesine başvurarak hibe desteği almaya hak kazandığını aktaran Duysak, hedefini gerçekleştirmek için harekete geçtiğini anlattı.
Duysak, babasının 15 yıl önce ailesiyle piknik yapma düşüncesiyle aldığı araziyi değerlendirmek istediğini dile getirerek, "Tabii ki bölümüm sayesinde bu işe dahil oldum. Mezun olduğum bölümü çok seviyorum. Tıbbi ve aromatik bitkiler, gündemde olan, çok iş yapılabilecek bir sektör. Pandemi döneminde de önemini daha çok anladık. Ben de bu alanda çalışma yapmak istedim." diye konuştu.
Lavanta yetiştiriciliğinin son yıllarda ilgi gördüğüne işaret eden Duysak, çoğu yetiştiriciden farklı olarak lavantanın görsel cazibesinden ziyade tıbbi ve aromatik bitki olması özelliğini ön plana çıkaracak çalışmalar yapmayı hedeflediğini kaydetti.
Duysak, işe başlarken Kocaeli'nin bir sanayi kenti olması dolayısıyla lavanta yetiştiriciliğine uygunluğu konusunda kafasında soru işaretleri olduğunu aktararak, şöyle devam etti: "Kocaeli sanayi bölgesi olmasının yanı sıra çok değerli, zengin topraklara sahip bir il. Yaptığımız araştırmalar sonucu lavanta bitkisinin hem iklim koşulları açısından hem de toprak özelliği açısından bu bölgede yetiştirilebileceğini gördük. Lavandula angustifolia çeşidinin yetiştiriciliğini gerçekleştiriyoruz. Bu, tıbbi bir çeşittir. İçerisindeki etken madde en yoğun olan, hem ilaç hem de kozmetik sektöründe tercih edilen bir çeşit. Hem şifa amaçlı değerlendiriyoruz hem de fotoğraf çekimleri, çeşitli organizasyonlar için hizmete sunuyoruz."
İlk yıl lavantadan sadece kuru çay olarak istifade ettiklerini dile getiren Duysak, "İkinci yıl itibarıyla dışarıdan aldığımız distilasyon (damıtma) hizmetiyle lavantalarımızın yağını çıkardık. Lavanta yağı, lavanta suyu (hidrosol) elde ettik. Ardından da lavantanın kozmetik ürünü olarak kullanılabileceği sabun, kolonya, krem gibi lavanta bakım serimizi oluşturduk. Hem lavantanın kendisinden faydalanabilecek hem de bakım ürünü olarak tercih edebilecek markamızı oluşturduk. İlerleyen yıllarda bunu daha da geliştirerek sağlık ve kozmetik sektörleriyle ürünlerimizi buluşturacağız." ifadelerini kullandı.
Duysak, bahçenin toprağından üretim aşamasına kadar kimyasal işlem uygulamadan tamamen doğal üretim gerçekleştirdiklerini anlatarak, "Hedefimiz, tıbbi bitkilerden gelen doğal ürünlerle kadınların bakımlarını gerçekleştirmelerini sağlamak. Lavanta tam bir cilt dostu bitki. Herkesi doğal ürün kullanmaya teşvik etmeye çalışıyoruz." dedi.
kocaeli
kadın çiftçi
genç çiftçi
proje
destek
lavanta
kozmetik
tarım ve orman