Kadın çiftçi hayallerine “sihirli toz”la ulaştı

Girişimci Kadın Çiftçiler yarışmasına “Domatesi Organik Yetiştirdim, Sihirli Bir Toza Dönüştürdüm” projesiyle katılan Yasemin Bayazit, hayallerinin peşinden koşan örnek bir çiftçi. Organik domates yetiştirip organik ürünler yapmaya çalışan kadın çiftçinin hedefleri de büyük. Projesiyle birinciliği kazanan Bayazit başarısını, Kayserili üreten kadınlarla paylaşıyor. Kayserili 12 kadın çiftçi Kadın Çiftçiler Eğitim ve Üretim Merkezi Kooperatifi’nde başarılı işlere imza atıyor.

Haber: Emine ŞENOL-Müge ÇEVİK- Neslihan AKTAŞ
Kamera: İsmail Tolga PEKŞEN  
Fotoğraf: Emine YEŞİLÖZ           
 
Anadolu’nun bereketli toprakları kadın çiftçilerle zenginliğine zenginlik katıyor.

“Domatesi Organik Yetiştirdim, Sihirli Bir Toza Dönüştürdüm” projesiyle Girişimci Kadın Çiftçiler Yarışması’nda birinci olan Yasemin Bayazit da, bu çalışkan kadın çiftçilerden sadece biri.

Bayazit, Tarım ve Orman Bakanlığı Eğitim ve Yayın Dairesi Başkanlığı’nın 15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü’ne özel olarak her yıl düzenlediği Girişimci Kadın Çiftçiler Ödül Töreninde aldığı birincilik ödülü ile hayallerine bir adım daha yaklaştı.

Organik yetiştirdi sihirli bir toza dönüştürdü

Yasemin Bayazit, Kayseri’de başlayıp Ankara’ya, Girişimci Kadın Çiftçiler Ödül Töreni’ne uzanan serüvenini şöyle anlatıyor: “Yaklaşık 13 senedir çiftçilikle uğraşıyorum. Son 7 senedir de organik tarımla uğraşmaya başladım. Zamanımızı bu güzel yerde çiftçilik yaparak, güzel ürünler yetiştirerek değerlendiriyoruz. Projemiz domates kurusunun toza dönüştürülmesi projesi. Domatesimizin fazlasını zaten domates kurusu ve salça olarak değerlendiriyorduk. Daha sonra Kayseri Tarım ve Orman İl Müdürlüğünün düzenlediği bir gezide bu tür ürünlerin mamul ürüne dönüştürüldüğünü gördüm ve benim de kafamda bu şekilde bir proje canlandı. Domates kurusunu nasıl başka bir şekilde değerlendiririm, daha cazip hale nasıl getirebilirim diye düşündüğüm noktada KOSGEB ve İŞKUR’un vermiş olduğu kursta bize bir proje hazırlanması söylendi. Bunun üzerine zaten kafamda olan ve yapmakta olduğum domates kurularını toza dönüştürüp domates çorbası ve yemeklerde çeşni olarak kullanmak gibi bir fikir doğdu. Sonra bu projeyi yazdık ve proje birinci oldu.”

Adımızı yurtdışında duyurmayı hedefliyoruz

Kazandığı ödülle projesini hayata geçirmeye hazırlanan Yasemin Bayazit’in hedefi, ürünleriyle önce Türkiye geneline sonra da yurt dışına açılmak.

Kadın Çiftçiler Eğitim ve Üretim Merkezi’ndeki kursa katılırken buralara geleceğini hiç düşünmediğini söyleyen Yasemin Byazit, “Gelecekle ilgili şu anda o kadar güzel hayallerimiz var ki; öncelikle daha büyük bir insan kitlesine ulaşmayı istiyorum. Hem bu kooperatifte bize katılacak yeni arkadaşlar adına hem de ürünlerimizi satacağımız insanlar adına inşallah daha büyük kitlelere ulaşmayı düşünüyoruz. Bu yaptığımız kooperatifçilik işinin, bizim gibi yapmak isteyip de yapamayan kadınlara örnek olmasını istiyorum. Başka şehirlerde gezilere gittiğimiz yerlerdeki kadınlar, “Size ne kadar güzel bir imkân verilmiş, biz de böyle imkanlar istiyoruz” diyorlar. Köyümüze yapılan bu üretim merkezinin örnek olmasını istiyorum. Diğer illerde ve ilçelerde de o kadar çok kullanılmayan devlet binası var ki, onların da ele alınıp, incelenip bizim gibi çalışmak isteyip çalışamayan, çocuklarına destek olmak isteyen, kendi ayakları üzerinde durmak isteyen kadınlara böyle iş imkânları sunulmasını istiyoruz.” dedi.

Hayallerine kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Bayazit, kırsaldaki kadınlara hayallerinin peşini hiçbir zaman bırakmamalarını tavsiye ediyor.

Örnek olmak istiyoruz

Girişimci Kadın Çiftçi ödülü sadece kendi hayatını değiştirmedi Yasemin Bayazit’in. O kısa adı KAÇEM olan Kadın Çiftçiler Eğitim ve Üretim Merkezi Kooperatifi’nin ortaklarından biri aynı zamanda. Yarışma birinciliğiyle açılan yol, KAÇEM’in çalışmalarına da katkı sağlayacak.

Projenin kooperatif bünyesinde daha hızlı hayata geçeceğine inandığını dile getiren Bayazit, “Ben bu ödülü sadece kendi adıma almıyorum. Bu tesis KAÇEM bünyesinde kurulacak. O yüzden benim yetişemediğim noktada da kooperatifimizin bana sonsuz desteğinin olacağını düşünüyorum. Şu anda üretim iznimizle organik domatesten salça, organik çileklerimizden çilek reçeli, vişnelerimizden vişne reçeli, turşu, pekmez üretiyoruz. Şu anda Kayseri Büyükşehir Belediyemizin bize verdiği küçük bir dükkânımız var. Domateslerimizi gün kurusu olarak güneşte kurutuyoruz. Eriştelerimizi hiçbir katkı maddesi olmadan yapıyoruz ve kurutuyoruz. Eriştelerimizi de organik undan yapıyoruz. İnşallah bu projeden aldığımız ödülle de kooperatifimize yaptıracağımız kurutma ve öğütme tesisi bize bu noktada da gerçekten çok büyük katkı sağlayacak diye düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

Organik yetiştiricilik yapma konusunda hassasiyetini dile getiren Bayazit, organik domateslerin şimdi güneşte kuruttuklarını, projeden gelen ödülle tesise bir kurutma ve öğütme tesisi kurabileceklerini söyledi.

Yasemin Bayazit, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın desteklerinin hem kendi işini kurmakta hem de kooperatif çalışmalarını güçlendirmekte büyük katkısı olduğunu dile getirdi.

KAÇEM’de yaptıkları ürünleri küçük bir dükkânda sergileme ve satma imkânına da sahip olan kadın girişimciler, atölyesiyle, deposuyla, mağazasıyla kurumsal bir işletme olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.

“Projemiz Kayseri ve Türkiye’de yavaş yavaş sesini duyurmaya başladı. Hemen hemen istediğimiz hedefe ulaşmış durumdayız. En son hedef olarak da bütün Türkiye geneline ve özellikle yurtdışına açılmayı düşünüyoruz.” diyen Bayazit, kooperatife olan inanıcını “Bir elin nesi var iki elin sesi var.” atasözüyle özetliyor.

Birlikte çalışmanın üreten kadınlar için bir güç kaynağı olduğunu belirten Bayazit, “Biz seçilmiş 12 kadınız diye düşünüyorum, bu bir tesadüf değil. Çünkü hiç kimsenin hayal edemeyeceği bir işyerimiz oldu. Gelecekle ilgili şu anda o kadar güzel hayallerimiz var ki; öncelikle daha büyük bir insan kitlesine ulaşmayı istiyorum. Hem bu kooperatifte bize katılacak yeni arkadaşlar adına hem de ürünlerimizi satacağımız insanlar adına inşallah daha büyük kitlelere ulaşmayı düşünüyoruz. Bu yaptığımız kooperatifçilik işinin, bizim gibi yapmak isteyip de yapamayan kadınlara örnek olmasını istiyorum.” şeklinde konuştu.