AB tarafından desteklenen, 18 ülkeden bilim adamlarının ve balık çiftlik sahiplerinin katıldığı \"AquaTrace\" projesiyle çiftliklerden kaçan balıkların doğadaki balıkların genetiğini değiştirmesi önlenecek.
Avrupa Birliği tarafından desteklenen, 18 ülkeden bilim adamlarının ve balık üreticilerinin katıldığı, çiftliklerden kaçan balıkların doğadaki balıkların genetiğini değiştirmesini önlemek için başlatılan "AquaTrace" projesinin ilk ayağı Bodrum'da gerçekleştirildi. 2016'da tamamlanacak projenin, 4 milyon avro bütçesi bulunuyor.
Projenin Türkiye koordinatörü, Mustafa Kemal Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Turan, yetiştirilen bazı balık genlerinin tek tipe düştüğünü söyledi. Genleri tek tipe düşen balıkların doğaya kaçtıkları zaman, diğer balıkların genetik yapısını değiştirdiğini anlattı. Turan, "Bunun sonucunda doğadaki balıklar yüzyıllar içerisindeki genetik kazanımları kaybediyor. Sonrasında doğada oluşabilecek herhangi bir değişikliğe karşı dirençleri yok oluyor. Böylelikle doğal stoklarımızı kaybetmeye başlıyoruz. Tatları, lezzetleri kayboluyor" dedi.
Doğadaki balıkların, yetiştiricilik yapılan balıklara benzer hale geldiğini dile getiren Turan, doğadan avlanılan çupra ve levrek gibi yetiştiricilik yapılan alanlardaki balıklardan bir farkı kalmadığını kaydetti.
AB'nin söz konusu sorunu çözmekte kararlı olduğunu vurgulayan Turan, "Yetiştiriciliği yapılan çupra, levrek, kalkan, somon balıklarının doğadaki stoklara etkilerini minimize etmeye yönelik bir projeyi hayata geçirdik. AB buna engel olmak istiyor. Norveç'te genetik tekniklerle doğada bulunan balığın hangi işletmeye ait olduğu tespit ediliyor. Norveç'te kafeslerden doğaya balık kaçırmak yasak. Zaman içerisinde tüm AB ülkelerinde bu yaygınlaşacak. Biz de bu tekniği geliştirmeye çalışıyoruz" diye konuştu
Danimarka Technical Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Einar Eg Nielsen ise, projenin balıkların tatları ve boylarıyla ilgili önemli bilgiler ortaya çıkaracağını anlattı.