130’dan fazla ülkeye gönderiliyor

Türk mühendisler tarafından tasarlanarak üretilen traktörler, 130'dan fazla ülkeye gönderiliyor.

Türk Traktör'ün Ankara ve Sakarya'nın Erenler ilçesindeki fabrikalarında üretilen, Türk mühendislerin tasarladığı traktörler dünyada 130'dan fazla ülkeye gönderiliyor.
New Holland, Case IH ile Steyr marka traktörleri üreten ve Türkiye traktör pazarında önemli bir paya sahip olan TürkTraktör'de Türk mühendislerin geliştirdiği yerli traktör motorunun da yapımı sağlanıyor.
Dünya Klasında Üretim (WCM) metotlarıyla yürüttüğü üretim sistemi sayesinde TürkTraktör'ün Ankara tesisi 2016, Sakarya Erenler tesisi ise 2017'de "Bronz Fabrika" unvanı almaya hak kazandı.
"Yeşil Bina" konseptiyle hayata geçen ve birbirine paralel boya öncesi, boya ve boya sonrası olmak üzere altı montaj hattı bulunan Erenler fabrikasında ergonomik çalışma şartları sunularak, düşük enerji ve su tüketiminin yanı sıra güneş ışığından maksimum düzeyde yararlanılarak doğa dostu üretim destekleniyor.
"Traktör parçaların tamamına yakını Türkiye'de üretiliyor"
TürkTraktör Genel Müdürü Marco Votta yaptığı açıklamada, bini Sakarya'daki fabrikada olmak üzere TürkTraktör'de 3 binden fazla kişiye istihdam sağlandığını söyledi.
Yılda yaklaşık 50 bin traktör ürettiklerini ve üretimin yaklaşık 4'te birinin 130'dan fazla ülkeye satıldığını belirten Votta, "Elbette biz de bazı parçaları dışarıdan tedarik ediyoruz ancak üretimimizin yüzde 80'ininden fazlası yerli. Gururla ifade etmek isteriz ki tesiste üretilen traktör parçalarının neredeyse hepsi Türkiye'de Türk mühendisleri tarafından geliştiriliyor. Burada üretilen traktörlerdeki ithal parça oranı çok düşük." diye konuştu.
Votta, ithal ettikleri parçaların da enjeksiyon sistemindeki ufak bir parça gibi uzmanlık gerektiren parçalar olduğunu vurgulayarak, "Ama bu fabrikadaki traktörlere baktığınızda motorundan kabinine, şanzımanına kadar birçok parça özellikle Türkiye piyasasının şartları göz önünde bulundurularak önce geliştiriliyor sonra üretiliyor. Geliştirme ve üretim bizim kendi fabrikamızda yapılıyor." dedi.
Tarımın Türkiye açısından çok önemli bir sektör olduğuna değinen Votta, Türkiye'de tarım sektöründe çok büyük ilerlemeler kaydedildiğini ve tarımcılığın çok güçlü olduğunu aktardı.
 
Fabrikalarında çok çeşitli ürün ürettiklerini, aynı zamanda bu ürünleri geliştirdiklerini anlatan Votta, Türkiye'de ürün tasarımı ve parça tasarımı konusunda çalışan çok önemli bir Ar-Ge merkezleri bulunduğunu ifade etti.
Votta, kendi tasarımlarını ve geliştirmelerini yaptıklarını belirterek, "Sadece traktörü değil traktörün parçalarını da geliştiriyoruz. Örneğin yeni nesil emisyon düzeyine uyan çevreye duyarlı motor teknolojisi var. Avrupa'da, ABD'de bu motorlarla ilgili farklı kurallar ve emisyon düzeyleri var. Biz Türkiye'de söz konusu yeni nesil emisyon düzeylerine göre motor üretimi yapan bildiğim kadarıyla sektördeki tek kurumuz. Bu özel emisyon düzeylerine uygun motorları ABD'ye ve Avrupa'ya da ihraç edeceğiz." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin dünyanın 6, Avrupa'nın ise 3. büyük tarım ekonomisine sahip olduğuna işaret eden Votta, bu açıdan tarımın hem Türk halkı hem de Türkiye'nin ihracatı açısından çok önemli bir rol oynadığını, Türkiye'nin dünyada önemli bir tarım oyuncusu olduğunu kaydetti.
Robotlar üretime entegre ediliyor
Ankara ve Sakarya'daki fabrikanın robotlu üretimi ve süreç otomasyonuna yatırım yaptıklarını anlatan Marco Votta, Erenler fabrikasında Türkiye'deki tarım endüstrisinde ilk defa robotik boyama atölyesi açan şirket oldukları bilgisini verdi.
Son 5 yıldır robotların üretime entegresi için çalıştıklarını vurgulayan Votta, şöyle devam etti:
"Önceliğimiz insan sağlığını olumsuz etkileyebilecek veya insan hatasının sıklıkla yaşanabildiği noktalara robot uygulamaları geliştirmek. Robot otomasyon projeleriyle iş güvenliği riskini ortadan kaldırmak ve kalitemizi çok daha üst noktalara taşımayı hedefliyoruz. Bir diğer önceliğimiz ise sıkıntı oluşturan süreçlerde üretim hızımızı artıracak, dolayısıyla üretim kapasitemizi ve üretkenliğimizi daha üst seviyeye taşıyacak bir yapının oluşturulması. Robotik boyama atölyemiz, talaşlı imalat ve montaj atölyeleriyle lojistik depo ve uygulamalarımızla beraber toplam proje sayımız 22'ye ulaştı. Bunların 15'i Erenler tesisinde, 6'sı Ankara tesisimizde yer alıyor. 2017 yılı içinde yapılan yatırımlarla 3 adet 6 eksenli robot, bir tane insanla çalışabilen robot ve 7 Otomatik Yönlendirmeli Araçlar (OYA) uygulamasının entegrasyonu devreye alındı. Özellikle talaşlı imalat, montaj ve lojistik işlerindeki kullanımlardan aldığımız sonuçlardan memnunuz."
Votta, tüm iş süreçlerinde teknoloji kullanımını iyileştirdiklerini belirterek, dijital transformasyon için 40'a yakın proje yürüttüklerini dile getirdi
Toprak işlemeden hasada kadar tarımsal faaliyet döngüsünde de teknoloji kullanımına dair projeler geliştirdiklerini vurgulayan Votta, Hassas Tarım adı verilen bu sistemlerin, girdi maliyetlerini düşürdüğünü ve verimlilik sağlayarak ürün kalitesini artırdığını belirtti.