Soğan lezzeti artık göz yakmayacak

12 November Tuesday, 2013
Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü öğrencilerinin hazırladığı projeyle soğan suyunun soğana rakip olması amaçlanıyor.
Soğan lezzeti artık göz yakmayacak

Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi (OKÜ) Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü öğrencilerinin hazırladığı projeyle soğan suyunun, soğana rakip olması hedefleniyor.

OKÜ Gıda Mühendisliği Bölümü 4. sınıf öğrencileri Mustafa Kemal Yıldız ve İsmail Becerikli, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE) Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü tarafından düzenlenen "XI. Ne Üretelim? Etkinlikleri ve Proje Yarışması"nda, "Gıda sanayisi için soğan suyu üretimi" projesiyle birinci oldu.

Projenin hayata geçirilmesiyle yemekler hazırlanırken hem zamandan tasarruf sağlanması hem de göz yanması sorununun ortadan kaldırılması hedefleniyor.

Projeyi hazırlayan öğrencilerden Mustafa Kemal Yıldız, yaptığı açıklamada, soğan suyu üretimiyle zamandan tasarruf sağlamayı, göz yanmasını engellemeyi ve soğana katma değer kazandırmayı amaçladıklarını anlattı.

Soğanın dünyada en fazla üretilen üçüncü sebze olduğunu, Türkiye'nin ise bu üretimde üçüncü sırada yer aldığını bildiren Yıldız, "İlk önce katı meyve sıkacağında soğanın suyunu sıktık. Daha sonra santrifüjleyerek soğan suyunu elde ettik. Etin marinesinde yurt dışında sirke kullanılıyordu. Bu da kötü tada neden oluyordu. Sirke yerine limon tuzu ve soğan suyu kullandık. Daha sonra etin yapısını inceledik ve ette yumuşama tespit ettik. Etin su tutma kapasitesini artırdığı için yumuşama meydana geldi" diye konuştu.

Dünyada 3 şirketin soğan suyu ürettiğini, Güney Kore'deki şirketin meyve suyu şeklinde soğan suyu ürettiğini ve Türkiye'de herhangi bir üretimin söz konusu olmadığını belirten Yıldız, "Soğan suyu üreten bir firma çok kısa sürede kara geçecek ve ihracat bile yapabilecek" dedi.

Proje danışmanı Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hande Demir de, projenin birinci olmasıyla soğan suyu üretimin en iyi şekilde nasıl yapılabileceğini araştırdıklarını dile getirdi.

Araştırmalar neticesinde Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu'na (TÜBİTAK) ya da benzeri kurumlara proje göndermeyi düşündüklerini aktaran Demir, buralardan alacakları sonuçlar doğrultusunda pilot ölçekli üretime geçmeyi planladıklarını, öğrencilerinin KOSGEB veya başka bir kurumdan destek almasını sağlamayı amaçladıklarını kaydetti.