Son günlerde mantar zehirlenmelerinden yaşanan ölüm olayları nedeniyle akademisyenler zehirli ve yenilebilen mantarları birbirinden ayırt etmenin çok zor olduğunu, bu nedenle yabani mantarların toplanıp yenmemesi gerektiğini belirtiyor.
Son günlerde mantar zehirlenmelerinden yaşanan ölüm olayları nedeniyle akademisyenler zehirli ve yenilebilen mantarları birbirinden ayırt etmenin çok zor olduğunu, bu nedenle yabani mantarların toplanıp yenmemesi gerektiğini belirtiyor.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Mantar Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mustafa Işıloğlu, son günlerde yaşanan mantar zehirlenmeleriyle ilgili, "Mantarlar doğada yüzde 80-90 nem ve 15-20 derece sıcaklık periyodunda çıkıyor. Bugünlerde ülkemizin değişik bölgelerinde hava sıcaklıklarının ve iklim koşullarının bu şekilde olması nedeniyle yüzlerce mantar türü doğada çıktı" dedi.
Prof. Dr. Işıloğlu, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Mantar Araştırma Merkezi’nde akademisyenler tarafından Türkiye'nin çeşitli bölgelerinden toplanan zehirli mantarları laboratuvar ortamında inceliyor.
Laboratuvarda zehirli mantar türlerini tanıtan Işıloğlu, 30 yılı aşkın bir süre mantar üzerine çalışma yaptığını ve mantar zehirlenmelerinin genellikle sonbaharda artış gösterdiğini söyledi.
Sonbahar yağmurlarıyla mantarların doğada bol miktarda yetişmesinin zehirlenme riskini artırdığını vurgulayan Işıloğlu, her yıl 20'den fazla hatta bazı yıllarda 100'den fazla kişinin yedikleri mantardan zehirlenerek hayatını kaybettiğini hatırlattı.
Mantar zehirlenmelerinin temelinde bilgi eksikliği yattığını ve zehirli mantarlar konusunda halk arasında dolaşan bilimsel temelden yoksun bazı yanlış inanışların bu durumu olumsuz etkilediğini ifade eden Işıloğlu, şunları söyledi:
"Mantarlar doğada yüzde 80-90 nem ve 15-20 derece sıcaklık periyodunda çıkıyor. Bugünlerde ülkemizin değişik bölgelerinde hava sıcaklıklarının ve iklim koşullarının bu şekilde olması nedeniyle yüzlerce mantar türü doğada çıktı. Yenebilen mantarların yanında zehirli mantarlar da söz konusu. Hava sıcaklıkları bir süre daha bu şekilde devam ederse mantar sezonu daha da uzun sürecek. Mantar sezonunun uzun sürmesi nedeniyle de zehirlenme riski artarak devam ediyor."
Özellikle sonbaharda mantar yemek isteyen kişilerin kültür mantarı tüketmesi gerektiğine vurgu yapan Işıloğlu, "Doğadan toplanan mantarların kesinlikle tüketilmemesini öneriyoruz. Çünkü doğada yetişen mantar zehirli mi değil mi bunu ayıran kriter yok. Zehirli ve zehirsiz mantar genellikle aynı yerde yan yana yetişebilir. Risk bu nedenle oldukça fazla. Yenilen ve zehirli olan mantarı ayırmak için uzman olmak gerekiyor. Kulaktan dolma bilgilerle bunları anlama şansı yok" diye konuştu.
Zehirli Mantarlar 3 Grup
Zehirli mantarların zehirli, hafif zehirli ve öldürücü zehirli olarak 3'e ayrıldığını kaydeden Işıloğlu, öldürücü zehirli mantarın içerisinde 21 çeşit zehirli madde bulunduğunu aktardı. Zehirlenmenin üç aşamada ortaya çıktığını belirten Işıloğlu, “Birinci aşama mantarın yenmesinden genellikle 8 saat sonra görülen ve karın ağrısı, kusma ve diare şeklinde ortaya çıkar. İkinci aşama yalancı iyileşme dönemidir. Üçüncü aşama hepatik fazdır. Bu aşama hasta açısından çok ızdıraplı bir dönemdir ve karaciğer zehrin etkisi ile parçalanır. Bu hepatik evreden sonra genelde ölüm görülür. Öldürücü zehirli bir mantarın yenmesi durumunda maalesef genellikle yüzde 90 oranında ölüm görülmektedir. Bu bağlamda bir kişinin zehirli mantarı ancak bir defa yeme şansı vardır" ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Işıloğlu, mantarların kesinlikle rastgele tüketilmemesi gerektiğini, bir mantarın zehirli olup olmadığını anlamadan yemenin Rus ruleti oynamaktan daha tehlikeli olduğunu dile getirdi.