Mimarisi, şehir hayatı ve kültürünü yansıtması dolayısıyla "Osmanlı'nın parmak izi" olarak da adlandırılan UNESCO Dünya Mirası Listesindeki tarihi evleriyle ünlü Karabük'ün Safranbolu ilçesinde 3 bin sarı kantaron fidesinin dikimi gerçekleştirildi.
UNESCO Dünya Mirası Listesindeki tarihi evleriyle ünlü Karabük'ün Safranbolu ilçesinde 3 bin sarı kantaron fidesi toprakla buluşturuldu.
Türkiye'de başta Kazdağları'nda ve birçok bölgede doğal olarak yetiştiği bilinen, altın sarısı renginde çiçekleri bulunan, çalı formunda, çok dallı bir bitki olan kantaronun yetiştirilmesi, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yürütülen Tıbbi ve Aromatik Bitkileri Geliştirme Projesi kapsamında destekleniyor.
Bu kapsamda desteklenen ve kendisine bakanlık tarafından 3 bin fide verilen çiftçi Ali Alp, Safranbolu'ya bağlı Yazı köyü Çay Mahallesi'ndeki tarlasında fidelerin dikimini gerçekleştirdi.
Annesini, babasını ve kayınpederini ard arda kanserden kaybeden ve bu nedenle kendisini 30 yıl önce şifalı bitkilere vererek aktarlık da yapmaya başlayan Alp, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sarı kantaronun çok faydalı bir bitki olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın Tıbbi ve Aromatik Bitkileri Geliştirme Projesi çalışmalarından esinlendiğini ve sarı kantaron tarlası oluşturduğunu anlatan Alp, "Türkiye'de her türlü bitki var. Şifalı bitkilerin üçte ikisi Türkiye'de. Sarı kantaron çok önemli. Tarım ve Orman Bakanlığı fide verdi bize. Bu sene 3 bin fide ektik, meyve vermesini bekliyoruz." diye konuştu.
Kantaron hakkında teknik bilgiler aktaran Alp, bitkiyi yetiştirmesinin zor olduğunu, eşi ve oğlunun yardım ettiğini, oğlunu bu konuda yetiştirdiğini sözlerine ekledi.
- "Biz bu kantaronu 30 yıldır topluyoruz."
Hasan Alp de babasıyla 20 yıldır şifalı bitkiler üzerine çalışmalar yaptığını, şimdiye kadar şifalı bitkileri doğadan topladıklarını, şimdi ise Tarım ve Orman Bakanlığının katkılarıyla kendilerinin yetiştireceğini ifade etti.
Tarlalarında 3 bin kantaronun dikimini yaptıklarını belirten Alp, "Bu gerçekten geçim kaynağı olabilecek bir sektör. Sarı kantaronun ciddi bir pazarı var hem Türkiye'de hem de Avrupa'da. Avrupa'da antidepresan haplarının yapıldığını biliyoruz. İnşallah Türkiye'de de bu konuda ciddi adımlar atılacak. Babam 30 yıldır mücadele ediyor ve hiç pes etmedi insanlara faydalı olabilmek için. Kantaron Türkiye'de son 5 yıldır konuşuluyor ama biz bu kantaronu 30 yıldır topluyoruz. 30 yıldır babam yağını çıkartıyor." şeklinde konuştu.
Sarı kantorana benzeyen çok bitkinin olduğuna dikkati çeken Alp, uzmanlar eşliğinde kantaronun toplanması ya da yetiştirilmesi gerektiğini kaydetti.
- "3 bin fidenin dikimi yapıldı"
İl Tarım ve Orman Müdürü Çetin Ayvalık da Karabük'te tıbbi aromatik bitki çeşitliliğinin her geçen gün arttığını buna sarı kantaronu da eklediklerini belirtti.
Tıbbi aromatik bitki çeşitliliğinin il ekonomisi için önem arz ettiğinin altını çizen Ayvalık, şunları kaydetti:
"Bakanlığımız tarafından yürütülen Tıbbi ve Aromatik Bitkileri Geliştirme Projesi kapsamında ekilen sarı kantaron ile ilimizdeki tıbbi aromatik bitki çeşitliliği her geçen gün artmaktadır. Tıbbi aromatik bitki çeşitliliği ilimiz ve ülkemiz ekonomisi için önemli bir gelecek vadetmektedir. İl Müdürlüğü olarak tıbbi aromatik bitki üretimini artırmak ve yeni çeşitler kazandırmak için çalışmalarımız devam ediyor. Bu kapsamda yaklaşık 3 bin fidenin dikimi yapıldı. Bu ilerleyen günlerde artacaktır."
kantaron
sarı
üçbin
fide
karabük
toprakla
buluştu
şifa