Pamukta elle hasat tarihe karıştı

06 November Wednesday, 2013
Söke Ovasında elle pamuk hasadı dönemi sona erdi. Bir günde 500 tarım işçisinin topladığı pamuğu hasat edebilen makineler sayesinde Ege Bölgesi'nde hasat dönemi 1 ayda tamamlanıyor.
Pamukta elle hasat tarihe karıştı Geçmişte çadırlarda zorlu şartlarda yaşam mücadelesi veren işçilerin çalıştığı tarlalarda bugün farklı kapasitelerde 200'e yakın makine faaliyet gösteriyor. Ege'de pamuk tarımının kalbi sayılan Söke Ovası'nda 2000'li yıllarla birlikte başlayan değişim tamamlandı. Ovada elle toplama tarihe karıştı. Söke Ticaret Borsası Başkanı Deniz Günal, normalde Aralık ayına kadar devam eden sezonun makineler sayesinde Kasım ayı sona ermeden tamamlandığını ifade etti. Günal, "Makine bir günde 500 işçinin yapacağı işi yapıyor. Elle hasat artı Bir çok romana ve sinema eserine konu olan mevsimlik pamuk işçiliği, makineli hasat sayesinde tarihe karıştı. 1 günde 500 tarım işçisinin topladığı pamuğu hasat edebilen makineler sayesinde Ege Bölgesi'nde hasat dönemi 1 ayda tamamlanabiliyor" dedi. Bölgede pamuk üretiminin kalbi sayılan ve yaklaşık 160 bin ton çekirdekli pamuğun üretildiği Söke'de Ekim ayıyla birlikte kozalarından çıkan "beyaz altın", makinelerin tarlaya girmesiyle yaklaşık 1 ayda çırçır fabrikalarına taşınıyor. Türkiye'ye rakip ülkelerin makineli hasada geçmesinin bu değişimi hızlandırdığına dikkati çeken Günal, şöyle konuştu: "İşçilik maliyeti nedeniyle Türk pamuğu dünya piyasasında rekabet edemez duruma gelmişti. Zorunlu bir dönüşüm olarak makineler hızla yayıldı. 2007 yılından sonra uzak bölgelerden mevsimlik işçi gelişi durdu. Bir süre yakın çevrelerden gelen işçilerle toplama devam etti. Ancak bugün elle toplama tamamen tarihe karıştı. Zaten makineler olmasa maliyet yükeseleceği için ovada pamuk tarımı biterdi. Çünkü bir makine bir günde 50 ton pamuk topluyor, bu 500 işçinin toplayacağı miktardır." İşçi ile toplamada kozaların farklı zamanlarda açması nedeniyle bir tarlaya 3 kez girildiğini, makinenin gireceği tarlada ise hasat öncesi çeşitli kimyasallarla tüm kozaların açması ve yaprakların dökülmesinin sağlandığını ifade eden Günal, böylelikle hasadın makinenin bir kez geçmesiyle tamamlanabildiğini anlattı.