Okul Sütü Projesi devam edecek

21 September Friday, 2012
Bu yıl özel okullara da süt dağıtılacak
Okul Sütü Projesi devam edecek Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nda, Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk ve Ajans editörlerini ağırladı. Bakan Eker kabulde yaptığı açıklamada, Okul Sütü Projesi kapsamında, 200 mililitrelik süt dağıtımının 2012-2013 eğitim öğretim yılında da devam edeceğini bildirdi. Bakan Eker, okul sütünün haftada kaç gün verileceğiyle ilgili bir anket çalışması yapıldığını, bu konuda Milli Eğitim Bakanlığı ile de görüşmelerinin olduğunu dile getirdi. Bakan Eker, bir soru üzerine, ''Özel okulları da bu sene kapsayacağız'' dedi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ayrıca, kurbanlık hayvan konusunda açıklamalarda bulundu. Bakan Eker, bu sene Et ve Balık Kurumu’nun kurbanlık hayvan ithal etmeyeceğini açıkladı. Eker, kurbanlık hayvan açısından bugüne kadar tedbirler alındığı için hiçbir yıl sıkıntı yaşanmadığını söyledi. Bakan Eker, ''Bayramda kurbanlıkların fiyatı düşer mi'' sorusuna ''Fiyatlar yükselmez diyeyim. Bizim beklentimiz o yönde en azından'' cevabını verdi. Sap saman fiyatlarına ilişkin bir soru üzerine Bakan Eker, bitkilerin büyüme dönemi olan nisan ayında, Orta Anadolu ve İç Anadolu'nun illeriyle Doğu Anadolu'da yağışın az olmasından bitkilerin büyümediğini, bunun da sap ve saman miktarında azalmaya neden olduğunu vurguladı. Bu azalmaya bağlı fiyatların da arttığını, ayrıca spekülatif bazı davranışların da görüldüğünü ifade eden Bakan Eker, hayvancılıkta yemin işletme maliyetinin yüzde 70'ini oluşturduğunu, yemin pahalı olması durumunda da üreticinin sıkıntıya gireceğini belirtti. Bu doğrultuda, piyasada darlık yaşanmaması ve üreticinin bundan olumsuz etkilenmemesi için birtakım tedbirler aldıklarını anlatan Eker, şunları kaydetti: ''Biz de şunu sağladık, dedik ki sadece saman olarak değil, diğer kaba yem diye tabir ettiğimiz ot yonca, korunga fiğ gibi yemler dahil olmak üzere sap samanın ithalat şartlarını kolaylaştıralım, komşu ülkelerden sağlıklı olduğunu bildiğimiz yerlerden, rapor alınabilen yerlerden üreticilerimiz getirmek isterlerse bunu getirsinler. Onlara yardımcı olmak maksadıyla ithalata dönük tedbir aldık. Bir tedbir daha aldık, diğer yem ham maddelerinde, kepek gibi soya küspesi gibi gümrük vergisi düşürdük, bazılarında sıfırladık bazılarında minumum düzeye çektik. Dolayısıyla yem ham maddeleri sadece ot, samanla sapla değil, diğer besi yemi diye tabir ettiğimiz yemlerde de maliyeti düşürücü birtakım tedbirler aldık.'' -Alınan tedbirlerin etkisi daha fazla hissedilecek- Sap samana ilişkin olarak aldıkları tedbirlerin belli miktarda piyasada etkisini hissettirdiğini bildiren Eker, ''Bu ayın sonuna doğru bazı bağlantılar var, özel sektör tarafından onların gelmesiyle sap samanda çok daha fazla bu etkinin hissedilmesini bekliyoruz'' dedi. Bunun yanı sıra Toprak Mahsulleri Ofisi'nin yemlik arpa satışları yaptığını ifade eden Eker, bu kapsamda 100 bin ton için ilana çıkıldığını, onun bir kısmının satıldığını söyledi. Eker, burada amacın üreticinin yem ham maddelerini daha kolay bir şekilde temin etmesi, maliyet yükünün üreticinin üzerinde kalmaması ve üreticinin üretim faaliyetini daha iyi şartlarda yapabilmesi olduğuna dikkati çekti. Türkiye'de aldıkları tedbirlerle büyükbaş hayvan sayısının son 10 yılda yüzde 25 arttığını bildiren Eker, bunun çok önemli bir sayısal artış olduğunu belirtti. Bu artışın aynı zamanda verim artışına da dönüştüğünü ifade eden Eker, ''Yani aynı zamanda bu ırklar, yüksek verimli ırklara dönüştü. Bir yandan sayı arttı, öte yandan kalite, verimlilik arttı'' diye konuştu. Cumhuriyet tarihi boyunca köyden kente göçle küçükbaş hayvan aleyhine bir durum meydana geldiğini vurgulayan Eker, ilk defa son 10 yıl içinde küçükbaş hayvan sayısında da artış olduğunu, küçükbaş hayvan sayısının 32 milyonu geçtiğini, bunun hayvancılık açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendirildiğini söyledi. Hayvan sayısının artışı ve bunları kalite itibarıyla da ırk özelliklerinin gelişmesi ve artmasının başka bir konuyu da gündeme getirdiğini ifade eden Eker, ''Buna paralel olarak yem ihtiyacı artıyor, bu bizi bir problemle karşı karşıya getiriyor'' dedi. Yem bitkileri ekimlerinin de aynı oranda artırılması gerektiğini savunan Eker, şöyle devam etti: ''Buna dönük destekleri de artırmamız lazım. Şimdi yemin sütle bir paritesi var, etle de bir paritesi var. Yani bir kilo sütün parasıyla sizin hiç değilse 1 kilogram 200 gram et alabilmeniz lazım. Yem paritesinin 1,2'nin altına düşmemesi lazım yoksa zarar eder normalde uluslararası ölçüsü 1,5'tir. Çok düşerse üretici zarar eder, bu yapıyı sürdüremez. Onun için bizim bunu mutlaka geliştirmemiz lazım. Biz hükümet olarak yem desteklemelerini artırdık ve yem ekiliş alanlarını artırdık. Mesela yem ekiliş alanı son 10 yılda 1 milyon hektardan 2 milyon hektara çıktı, bu önemli bir gelişme, ilave 12.5 milyon ton kaba yem üretimi gerçekleştirdik.'' Hayvan sayısı ve hayvanların ırkının gelişmesi, verim özelliklerinin gelişmesi sebebiyle bu desteklerin daha iyi noktaya gelmesi gerektiğini belirten Eker, ''Bu sene olduğu gibi nisan ayında bir bölgede yağış olmayınca, ot miktarında azalma var bu yem miktarını ve yem fiyatını da etkiliyor. Bunlara dönük birtakım tedbirler aldık birtakım ilave tedbirler düşünüyoruz. Ben şu anda sütçülerin de etçilerin de besicilerin de yem yönünden sıkıntıda olduklarını biliyorum. Onların bir şekilde önlerini açmaya gayret ediyoruz'' şeklinde konuştu. Kendilerinin özel ve acil durumlarda da üreticilere destek verdiklerini ifade eden Eker, bu kapsamda hayvan başına 300 lira ödemeye başladıklarını söyledi. Eker, ''Geçen hafta ilk ödemesini yaptık, 2,5-3 milyon besi sığırına kadar bu para projemiz içinde'' dedi