Mera hayvancılığının yaygın olduğu Erzurum'daki besiciler, ülkenin kurbanlık ihtiyacının büyük bir bölümünü karşılamayı hedefliyor.
Erzurum İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Osman Akar yaptığı açıklamada, Kurban Bayramı öncesinde besicilerin bol kazançlı bir dönem yaşayacağını belirterek, bu yılki kurbanlık sevkiyatının 29 Ağustos'tan itibaren başlayacağını söyledi.
Kentin ekonomisinin ağırlıklı olarak tarım sektörüne dayandığını ifade eden Akar, bu sektör içerisinde de en büyük kolu hayvancılığın aldığını, kent nüfusunun yüzde 51'inin hayvancılıkla geçimini sağladığını dile getirdi.
Akar açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Ülkemizdeki büyükbaş hayvanların yüzde 4,5'i ile küçükbaş hayvanların yüzde 1,9'u bu ilde yetiştiriliyor. Erzurum'da 2014'te 147 bin büyükbaş, 220 bin küçükbaş, 2015'te ise yaklaşık 120 bin büyükbaş, 230 bin küçükbaş il dışına sevk edildi. Halihazırda yaklaşık 655 bin büyükbaş ve 800 bin üzerinde de küçükbaş hayvan mevcudumuz bulunuyor.”
Türkiye'de en fazla hayvan varlığına sahip il konumunda olduklarını belirten Akar, kurban dönemi ve döküm mevsimindeki hareketliliğin üreticinin gelirine katkı sağlaması açısından önemli olduğunu dile getirdi.
Akar,“Bu mevsim, üreticilerin 1 veya 2 yıl boyunca verdikleri emekleri alma dönemidir. Bu dönem, inşallah üreticimizin yüzü gülecektir. Kurban dönemi ve hayvancılıktaki bu hareketlilik üreticinin gelirini artıracak, yüzünü güldürecek. Erzurum için kurbanlık materyal sıkıntımız yoktur. İsteyen yerlere gönderiyoruz."
Hayvan ticaretinde hem alıcı hem de satıcıların uyması gereken kurallar bulunduğunu da hatırlatan Akar, kimsenin mağdur olmasını istemediklerini, bunun için bazı önlemler aldıklarını anlattı.
Akar, hayvan yetiştiricilerin mağdur olmamaları adına bakanlık ve kurum olarak bir dizi tedbirler aldıklarını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu çerçevede ilk etapta salgın ve bulaşıcı hastalıklara karşı il dışına gönderilecek hayvanlara aşı yapılması zorunludur. Küçükbaş ve büyükbaş hayvanların mutlaka aşılatılması lazım. Eğer aşılama yapılmamışsa sevk edilmelerine izin vermiyoruz. Ayrıca hayvanın halk arasında Afrika hastalığı olarak bilinen salgına karşı aşılatması gerekiyor. Bizim aşı kampanyamız devam ediyor. Yaklaşık yüzde 90 üzerinde büyükbaş hayvanları aşıladık. Aşıya çok önem veriyoruz. Arkadaşlarımız sürekli sahada. Yıllık yaklaşık 1 milyon üzerinde aşı yapıyor."
Trakya bölgesine yapılan sevklerde farklı bir statü uygulandığını belirten Akar, şunları kaydetti:
"Trakya bölgesi özellikle şap hastalığı konusunda arilik almış bölgedir. Buraya yapılacak sevklerde çiftçilerin farklı yol izlemeleri gerekiyor. İşletmenin en az 10 kilometre çevresinde 3 ay herhangi şekilde şap hastalığı görülmemesi gerekiyor. Hayvanlar 30 gün önce işletmede izole ve kontrol edilmeli."