İzmir'in Ödemiş ilçesinde Milli Tarım Projesi'ni açıklayan Başbakan Binali Yıldırım, projenin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ve ekibi tarafından hazırlandığını belirtti.
Başbakan Binali Yıldırım Milli Tarım Projesi’ni açıkladı:
- Tarımda havza bazlı üretime destek verilecek; bölgeye uygun olmayan ürün yetiştirilmesinin önüne geçilecek.
- Buğday ve yem bitkileri ülkenin her yerinde destekten faydalanabilecek.
- Toprak Mahsulleri Ofisi etkin kullanılacak.
- Desteklemeler basitleştirilecek; yılda iki kez destek verilecek.
İzmir’in Kiraz ilçesinde düzenlenen "İzmir Kiraz Tarım Hayvancılık Buluşması"na katılan Başbakan Binali Yıldırım Ödemiş’te kadın çiftçilerle buluştu. Yıldırım, burada kamuoyunun merakla beklediği Milli Tarım Projesi’ni açıkladı.
Yıldırım, İzmir Kiraz Tarım Hayvancılık Sektör Buluşması'nda yaptığı konuşmada, 3-5 puan not düşürmenin Türkiye ekonomisinde bir şeyleri değiştirmeyeceğini belirterek "Bizim için 79 milyonun gücü önemlidir." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin gücünü, milli gelirini, 21 Avrupa ülkesinin nüfusundan fazla çalışanının gösterdiğini vurgulayan Yıldırım, "Haziran itibarıyla Allah'a şükür 27 milyon 651 bin vatandaşımızın işi, gücü var, alın teri ile ekmeğini kazanıyor. Türkiye'nin dört bir yanında 290 organize sanayi bölgesinde 1 milyon 600 bin vatandaşımız iş, aş sahibi, ekmek kazanıyor." diye konuştu.
Bir yandan ülke ekonomisini büyütürken yeni iş kapıları açmak için çok kapsamlı bir program başlattıklarını söyleyen Yıldırım, sanayicinin üretim ve çalışma şartlarını iyileştirmenin, ülkeyi daha da müreffeh hale getirmenin derdinde olduklarını aktardı.
Geleceğe baktıklarını, geçmişten ders aldıklarını ifade eden Yıldırım, Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesine ulaştırmak için çalıştıklarının altını çizdi.
Tarım ve hayvancılığın geliştirilmesi için proje açıkladıklarını dile getiren Başbakan Yıldırım, Türkiye'nin tarım varlığını, hayvancılık varlığını son 14 yılda ciddi anlamda arttırdıklarını, tarım ve hayvancılığın milli gelirdeki payını da 2023 yılında 140 milyar doların üzerine çıkarmayı hedeflediklerini belirtti.
Yeni projeler
Havza bazlı tarım sistemine geçileceğini, toprağın kalitesine göre, sulama şartlarına göre ürün çeşitliliğine gideceklerini bildiren Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ne arz fazlası olacak ne de talep yetersizliği olacak. Dengeli bir şekilde havza bazlı üretim olacak, verilen teşviklerden de üretici memnun kalacak. Havza bazlı üretimi getiriyoruz. Tarım ve hayvancılığa verdiğimiz destekler 2002'den bu yana 6 kat arttı, hatta 7 kat. 1 milyar 800 milyondu şu anda 13,5 milyar. Bir şey daha yapıyoruz. Yılda 2 sefer ödeyeceğiz; bir ekim bir de hasat zamanı. İlkini nisan-mayısta, diğer yarısını eylül-ekimde ödeyeceğiz. Böylece elinize geçen para da işe yarayacak."
Tarımda en büyük maliyetin gübre ve mazot olduğuna, 2017 yılı tarımsal üretimleri için mazot desteğini yeniden gözden geçirdiklerine dikkati çeken Yıldırım, "Buna göre yarısını siz ödeyeceksiniz yarısını biz ödeyeceğiz. Böylece mazot maliyeti yarı yarıya azalmış olacak. Daha çok ekeceğiz daha çok üreteceğiz ve kalkınmamıza daha fazla katkı sağlayacağız. Yaptığımız tarımdan, işten mutlu olacağız. Bu sistem 2017'de başlayacak ama ödemeleri 2018'de yapılacak." açıklamasında bulundu.
Yıldırım, Milli Tarım Projesi'ni açıkladı
Başbakan Binali Yıldırım, tarımda havza bazlı üretime destek verileceğini belirterek, "Şimdiye kadar destekler veriliyordu ama şimdiki destekler daha bilinçli hale geliyor. Biz istiyoruz ki herkes kafasına göre değil havzasına göre ekim yapsın. Demek ki yeni dönem 'kafama göre değil havzama göre.' Hem çiftçi hem memleket kazansın." dedi. İzmir'in Ödemiş ilçesinde Milli Tarım Projesi'ni açıklayan Yıldırım, projenin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ve arkadaşlarınca hazırlandığını belirtti. Tarımda havza bazlı üretime destek verileceğini bildiren Yıldırım, şöyle konuştu: "Tarımda havza bazlı üretime destek verilecek. Şimdiye kadar destekler veriliyordu, şimdiki destekler bilinçli hale geliyor, havza bazlı. Bu ne demek, Türkiye'deki bütün ilçeler, iller tarım yapılan her yer tek tek masaya yatırıldı. Böylece 941 tane havza ortaya çıktı. Bu 941 havzada hangi ürünler yetişir, pamuk, zeytin, arpa, yulaf, yem bitkileri nerede daha iyi yetişir, hangi ürün daha çok su ister, hangisi daha az su ister. Bunları belirleyince iş kolaylaşıyor. Suyun olmadığı yerde en çok su isteyen pirinç ekerseniz ondan sonra havanızı alırsınız. Taşıma suyuyla da pirinç herhalde çeltiği yapamazsınız. Onun için ürünleri havzalara uygun yerlerde yetiştireceğiz." "Buğday her yerde desteklenecek" Başbakan Yıldırım, üretilen çok ürün olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ama bizim için önemli sonuç alınacak stratejik ürün hangileri. 19 tane ürün belirledi Tarım Bakanlığı. Bu ürünler hangi havzalarda daha iyi yetişiyor, daha az maliyetle yetişiyor bunları dağıttı. Onlara göre havza destekleri meydana geldi. Mesela bunlar içinde buğday her yerde desteklenecek. Yurdun hangi köşesinde buğday ekerseniz ekin istisnasız desteği alacaksınız. Yem bitkileri, 941 havzanın her tarafında desteklenecek. Çünkü her yerde hayvancılık var, yem bitkisine ihtiyaç var. Fakat her ürünü her yerde değil, bilimsel olarak tecrübelere göre tespit edilen havzalara yönlendireceğiz, oraya destek vereceğiz. Örneğin Adana Ceyhan'da kuru fasulye, nohut, çavdar gibi 14 tane ürün destekleniyordu eski sistemde. Yeni sistemde ne olacak? Mısır, buğday gibi temel ürünler başta olmak üzere 7 tane ürün desteklenecek. Şanlıurfa, Siverek'te zeytinyağı, dane mısır havzaya uygun olmayan desteklere ürün veriliyordu, destek boşa gidiyor, çiftçi karşılığını alamıyordu. Siverek'te mercimek, buğday, yem bitkileri gibi ürünler ekilecek ve ona göre destekler verilecek." Belirtilen ürünler dışında da ekimin yapılabileceğini bildiren Yıldırım, "Ama bilecek ki o ürün ektiği zaman kendi hesabına yapacak, destekleri alamayacak." şeklinde konuştu. Toprak Mahsulleri Ofisi etkin kullanılacak Yıldırım, piyasadaki dalgalanmaları, değişimleri engellemek ve piyasa düzenini sağlamak için Toprak Mahsulleri Ofisinin etkin bir şekilde kullanacağını belirterek, şunları kaydetti: "Biz istiyoruz ki herkes kafasına göre değil havzasına göre ekim yapsın. Demek ki yeni dönem 'kafama göre değil havzama göre.' Hem çiftçi hem memleket kazansın. Peki, havza bazlı model ne işe yarıyor, ne kazanacak vatandaş, mala, davara ne faydası var? Türkiye üretimde akıllı tarıma geçiyor, planlamaya geçiyor. Ekelim de Allah kerim diyelim ama bununla da yetinmeyelim. Baştan da tedbirimizi alalım." Ödemiş'in patatesin merkezi olduğunu hatırlatan Yıldırım, başka bir ilin patates üretmesi halinde üretim fazlasının oluşacağını dile getirdi. "Alın terinin, nasırlı ellerin karşılığını alacaksın" Yıldırım, "Nerede çok mal varsa fiyatı da o kadar düşer. Mal ne kadar azsa fiyat da o kadar yükselir" diyerek, şöyle devam etti: "Önemli olan inip çıkmalardan para kazanmak değil. İstikrarlı, düzenli, yaptığın işin karşılığını alacaksın. Alın terinin, nasırlı elinin karşılığını alacaksın. Alamıyorsan, yaptığın işten mutlu olamıyorsan, o zaman o işi sürdürülebilir hale getiremezsin. Arz açığı, arz fazlası. Böyle olunca sonunda mağduriyetler oluyor. Çiftçi kardeşlerimiz neyi, nerede eksek, ne kadar destek alacağız bunu baştan hesap edecekler. Piyasadaki fiyat dalgalanmalarını asgariye düşürecek ve böylece emeğinin karşılığını alacak ve fiyat istikrarı sağlanacak. 'Bu yıl buğday para etmedi, arpa para etmedi, seneye arpa ekelim' deyip bütün çiftçiler arpaya dönerse yandık. Fiyatlar dibe vuracak, bu sefer yine kaybedecek. Buğdaydan da kaybettik, arpadan da kaybettik. İşte bunların önüne geçmek için bir sistem geliyor." Destekler yılda 2 kez verilecek Destekleme başvurularının basitleştirileceğini belirten Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti: "Çiftçiler ilk bir yıl içerisinde tek bir başvuru yapacak. En önemli şey, ufak destekler veriliyor, yıllar boyu. Yıl geliyor geçiyor ne aldığınızdan bir şey anlıyorsunuz, ne de bir derdinize deva oluyor. Biz 13 katrilyondan fazla para veriyoruz çiftçiye, hayvancılığa. Ancak kimse memnun değil. Burada bir yanlış var, o yanlışın düzelmesi lazım. Biz iktidara geldiğimizde 1 milyar 800 milyondu destek, kabataslak 6 kattan fazla desteği artırmışız 12 aya destekler yayılmış, parça parça hiçbir işe yaramıyor. Gerçekten bir derde derman, bir yaraya merhem olmuyor. O zaman ne yapalım dedik. Öyle bir şey yapalım ki insanların aldığı destek bir anlamlı hale gelsin. Yılda 2 sefer vereceğiz desteği, bir ekim zamanı bir de hasat zamanı. İlk destek nisan-mayısta, ikinci destek eylül-ekimde, onun dışında destek yok. Hiç değilse aldığımız paranın hayrını görelim. Nasırlı ellerin hakkını alın teri kurumadan ödemiş olacağız." Yıldırım, söz verdikleri gibi gübrede KDV'yi kaldırdıklarını, böylelikle gübrenin yüzde 18 ucuzladığını anımsatarak, "Bu da yetmez dedik, Tarım Kredi Kooperatifi, Tarım Bakanlığı bir çalışma yaptı, gübre yüzde 23 ucuzladı. Bu önemli bir şey, çiftçinin, üreticinin en önemli girdilerinden biri olan gübrede neredeyse dörtte bir oranında iyileşme sağladık." ifadelerini kullandı.