Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, ''Türkiye'nin hayvansal üretimi'' sempozyumuna katıldı. Çelik, desteklerden arazi toplulaştırmasına Milli Tarım Projesi'nden eleman alımına kadar çok konuya açıklık getirdi.
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi ve Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) tarafından Türkiye'de tarım öğreniminin 171’inci yılı dolayısıyla "Türkiye’nin hayvansal üretimi" sempozyumu düzenlendi. Fakültenin konferans salonunda gerçekleştirilen etkinliğe Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik de katıldı.
Açılış konuşmasını gerçekleştiren Çelik, tarım sektörünün büyümesi, gelişmesi için devletin mali bir seferberlik içerisinde bulunduğunu, bütçenin imkanlarını tarım sektörü için zorladıklarını dile getirerek, 2003-2016 arasında hayvancılığa 20,7 milyar lira olmak üzere toplam 90,2 milyar lira tarımsal destek verdiklerini kaydetti. 15 bin çiftçiye hibe desteği sağladıklarının altını çizen Çelik, üreticiye bu yıl 12,8 milyar lira nakdi destek vereceklerine dikkati çekti.
Arazi toplulaştırmasının hızlandırılması gerektiğini ifade eden Çelik, bugüne kadar 5,3 milyon hektar tarımsal arazinin toplulaştırmasının gerçekleştirildiğini belirtti. Çelik, sulama ve toplulaştırma faaliyetlerinin farklı bakanlıklarda olduğuna dikkati çekerek, "Sulama ve toplulaştırmayı tek elde toplayıp, aynı anda projelendirip sulama ile arazi toplulaştırmasının da bittiği bir sürecin yaşanması için hazırladığımız yasal düzenlememiz Meclise intikal etmek üzere Bakanlığımızdan çıktı " dedi. Milli Tarım Projesi ile tarım sektöründe birçok yeniliğe imza atılacağını belirten Çelik, bu sene ilk yerli etçil anaç tavuğun piyasaya sürüleceğini bildirdi. Havza bazlı üretim ve destekleme modeline geçildiğini hatırlatan Çelik, havza ve ürün bazında desteklemelerin verileceğini, bazı bölgelerdeki çiftçileri de makarnalık buğday üretiminde destekleyeceklerini ifade etti. En önemli konulardan birinin de hastalıklardan ari bölgelerin yaygınlaştırılması olduğunu anlatan Çelik, "Türkiye'de bütün bölgelerde şap ile ilgili aşı kampanyasını başlattık ama hayvanların geçişi ile ilgili Adana'dan Samsun'a bir hat çekerek bu hattın batısına geçerken dinlenme istasyonlarında hayvan refahı ve sağlığı açısından gerekli kontroller yapılmadan geçiş sağlanmayacak. İlk etapta böyle bir uygulama, kısa süre sonra da tüm Türkiye'nin ari bölge haline getirilmesi ile ilgili çalışmalarımızı tamamlamış olacağız." diye konuştu. Çelik, eleman alımları ile ilgili ihtiyaçları bulunduğunu, çalışmalarını sürdürdüklerini, tamamlanınca kamuoyu ile paylaşacaklarını kaydetti. Ankara Üniversitesi Rektörü Erkan İbiş de sağlık, enerji, su ve gıdanın bugün olduğu gibi yarın da toplum refahı için en önemli faktörler olacağının altını çizerek, birçok yapılanmanın da bu sektörler üzerine gerçekleştiğini, tarımsal üretimin artırılması, kırsal kalkınma programlarının uygulanmasının Türkiye için çok önem taşıdığını vurguladı. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Gökhan Söylemezoğlu da Türkiye’nin, modern teknolojinin kullanıldığı, dünyanın en büyük tarımekonomilerinden biri olduğuna dikkati çekerek, bunun gerçekleşmesinde ziraat mühendislerinin çok büyük katkısı olduğunu belirtti. Fakülte olarak hedeflerinin özel sektörün talebine cevap verebilecek, analitik düşünebilen, dünya çapında isim yapabilecek ziraat mühendisleri yetiştirmek olduğunu dile getiren Söylemezoğlu, özel sektörde en az 6 ay staj yapılabilecek bir eğitim kurgusu üzerine çalışma yürüttüklerini kaydetti.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğünde Ziraat Mühendisi aynı zamanda Zirai Matbuat kitabının yazarı Hasan Soydan da sunumunu gerçekleştirdi. Konuşmaların ardından ZMO'nun Bilim, Hizmet ve Teşvik Ödülleri ile meslekte 50. yıl ödülleri sahiplerine takdim edildi.