Türkiye’nin hububat üretiminin önemli bölümünün gerçekleştirildiği Konya Ovası'nda, ekimi yapılan silajlık mısırın hasadı başladı. Ovada, buğdaydan sonra en çok üretimi gerçekleştirilen silajlık mısır, hem üretim çeşitliliği hem de kendi yem ihtiyaçlarını karşılayarak üreticiyi memnun ediyor.
Türkiye’nin hububat üretiminin önemli bölümünün gerçekleştirildiği Konya Ovası'nda, ekimi yapılan silajlık mısırın hasadı başladı. Nisan ayında mısır ekimi yapılan ovada, buğdaydan sonra en çok üretimi gerçekleştirilen silajlık mısır, hem üretim çeşitliliği hem de kendi yem ihtiyaçlarını karşılayarak üreticiyi memnun ediyor.
Konya’da 938 bin dekar alanda yem bitkileri üretimi, 382 bin dekarında ise silajlık mısır üretimi yapılıyor. Türkiye genelindeki mısır üretiminin yüzde 10’u ise Konya Ovası'ndan karşılanıyor. Hayvan yemi alternatif ürün olarak ovada üretimi yapılan silajlık mısırda hasat başladı. Mısırı bu yıl kuraklığın etkilediğini söyleyen çiftçiler, mısır hasadının Ekim sonu Kasım ayı itibariyle sona ereceğini belirtti.
“Konya’mız için artı mahsul değil, ana mahsul olmaya başladı”
Ürünü araştırarak ekime başladıklarını anlatan Çumra ilçesinde silajlık mısır üretimi yapan Apil Avcı, “15 yıl önce başladım mısır ekimine. 15 yıl içerisinde ilk ekimlerde de çok iyi araştırarak nasıl ekildiğini bilmediğimiz bir mahsuldü. Her sene ekiyorum ve güzel bir verim. Masrafı çok ama çabası az olan bir mahsul. Yıldan yıla geliştirerek, tonajı arttırarak bakımını biraz daha özenle bakarak geçmesini sağladık. Şu anda geldiğimiz sonuç, çok güzel bir sonuç. İnşallah daha da ileri olmasını istiyoruz. Konya’mız için artı bir mahsul değil, ana mahsul olmaya başladı. Pancardan sonra gelen en büyük mahsullerden birisi. 15 yıl önce dışarıdan ithal ediyorduk, tedarikimizi tam karşılayamıyorduk ama şimdi kendimize ektiğimiz için hem kendimizin ihtiyacını görüyoruz, hem de iller bazında dağıtımına başlandı. Bizim buradan Samsun, Ordu, Trabzon gibi yerlere gönderiyoruz. Özellikle yurt dışına da bizim buradan gemilerle Mersin limanında çekebiliyorlar ve çok yaygınlaştı. Çumra için bulunmaz bir mahsul” dedi.
Kuralığın bu yıl kendilerine çok büyük etkisi olduğunu aktaran Avcı, “Kuraklık sulamada bizi etkiledi. Toprak suya doymaz oldu. Kuraklık, su kalitemizi de düşürdü. Su kalitemiz düşünce ister istemez mahsullere yeterli suyu veremez hale geldik. Sezonum sonundayız, inşallah bunlar aşağı düşmez kapatırız” şeklinde konuştu.
“Kendi ülkemizin tohumu ekmek istiyoruz”
Tohum konusunda devlet yetkililerine seslenen Avcı, “Geliştirilmiş tohum istiyoruz ve ülkemizin milli tohumunu istiyoruz. Benim için en güzel ekilebilecek tohum yerli tohumdur. Neden yabancı bir ülkenin tohumunu alalım veya ona kazandıralım. Kendi ülkemizin tohumu ekmek istiyoruz, en büyük istediğimiz bu. Mısırda en büyük istediğimiz budur” şeklinde konuştu.
Merkez Karatay ilçesi Hayıroğlu Mahallesi'nde çiftçilik yapan Mustafa Tatlısöz de “Kuraklık beni yarı yarıya etkiledi. Geçen sene 4,5 metre boy yapan mısır, aynı çeşidi ektim bu sene 2,5 metre. Bakımı daha fazla o kadar emek çektik, haftada bir su verdik, haftada devamlı suladık gübresini attık, çapalarını yaptık. Buna benzer ne gerekiyorsa hepsini yaptık ama verim düşüklüğü yarı yarıya oldu” diye konuştu.