Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, İstanbul'da düzenlenen "Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (KEİ) Tarım Bakanları 2. Toplantısı"ndaki konuşmasında önemli mesajlar verdi.
İstanbul önemli bir toplantıya ev sahipliği yapıyor. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ev sahipliğinde, Türkiye'nin dönem başkanlığı kapsamında düzenlenen Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (KEİ) Tarım Bakanları 2. Toplantısı’nda bir konuşma yapan Faruk Çelik, "Dünyada üretilen gıdanın üçte biri, 1,3 milyar ton israf ediliyor" dedi.
Karadeniz bölgesinin siyasi ve ekonomik krizlerin yanı sıra küresel terör ve göç gibi insani krizlerin de yoğun olarak yaşandığı bir süreçten geçtiğine işaret eden Çelik, küresel boyutları da bulunan bu sorunların çözümü için ortak hareket etmek gerektiğini dile getirdi.
Çelik, tarımın sadece bölge için değil, dünyanın geleceği için hayati öneme sahip olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"KEİ Bölgesi 350 milyon hektar tarım arazisi, 175 milyar dolar tarımsal hasıla, 132 milyar dolar tarımsal ticaret hacmine sahip. Herkesi doğrudan ilgilendiren tarımı, bölgemizdeki siyasi ihtilaflardan ayrı tutarak, bizleri birleştirici bir sektör olarak görmeli ve değerlendirmeliyiz. Tarımın stratejik önemi tüm dünyada her geçen gün artıyor. Dünyada yılda 12 milyon hektar, dakikada 23 hektar tarım arazisi tarım dışında kalıyor.
2 milyar insan aç ve yoksulken, 500 milyon insan obez. Afrika'da açlıktan ölümler yaşanırken, küresel tahıl stokları 500 milyon tonu aşmış durumda. 39 ülkede gıdaya, 80 ülkede suya erişimde sorunlar yaşanıyor. Bununla birlikte, dünyada üretilen gıdanın üçte biri, 1,3 milyar ton israf ediliyor."
Bakan Çelik, 2050 yılında dünya nüfusunun 10 milyar olacağı tahminlerine atıfta bulunarak, açlık ve yoksulluğun önüne geçebilmek için tarımsal hasılanın yüzde 60 artırılması gerektiğine dikkati çekti.
Gerekli önlemlerin alınmaması durumunda 2030 yılına kadar 700 milyon insanın yaşadığı yeri terk etmek zorunda kalacağına işaret eden Çelik, şöyle devam etti:
"Günümüzde 10 milyon Suriyelinin göçüyle baş edemeyen dünyayı, huzurlu bir gelecek beklediğini söylemek çok güç. Bu nedenle bölgemizde, iklim değişikliği ile mücadele, doğal kaynakların korunması ve tarımsal üretimde sürdürülebilirlik ülkeler için her zamankinden daha fazla önem kazanmış durumda. Bu yüzden KEİ Tarım Bakanları 2. Toplantısının ana gündemini, 'Sürdürülebilir Gıda Sistemleri ve Su Ürünleri Yetiştiriciliğinin Geleceği' olarak belirledik."
Bakan Çelik, Karadeniz bölgesinin avantajları hakkında değerlendirmede bulunarak, "Dünyaca ünlü Akdeniz tarzı beslenme kültürünün bir benzeri, Karadeniz için neden olmasın? Ürünlerimizin tanıtımını, fuarlara ortak katılım, markalaşma ve coğrafi işaret tescili gibi adımlarla Karadeniz beslenme kültürünü bir marka haline getirip dünyaya tanıtabiliriz." diye konuştu.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Çelik, Ramazan öncesi et fiyatlarının artacağı yönündeki söylentilere cevap vererek, “Şu an yeteri kadar besi hayvanımızın olduğunu açıkça ifade etmek isterim. Ayrıca yerelin dışında ithal ettiğimiz kasaplık hayvanımız da şu an elimizde var. Bu anlamda, bu konuda bir arz sıkıntısının olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. 'Ramazan geliyor, yaz geliyor, turist geliyor, piknik geliyor' diye yapılanlar, spekülatif değerlendirmeler." dedi.
Domates fiyatları hakkında da değerlendirmelerde bulunan Çelik, bütün ülkeler açısından kendi aralarında yaşanan sorunlar dolayısıyla fiyatlarda faturanın çiftçiye kesilmesini doğru olmadığını belirtti.
Çelik, birçok ülkenin kendi aralarında sorunlarının olabileceğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Bu sorunların, çiftçiye dönük, üreticiye dönük hale gelmesini doğru bulmuyoruz. Rusya ile ilişkilerimizde normalleşme dönemine girmiş bulunuyoruz. Rusya'nın 'Biz kendimiz domates üretimine girdik, bazı yerli üreticilere taahhütlerimiz var.' şeklinde ifadeleri var ama bir gerçek var ki, bizim domates ihracatımız arttı ve artmaya devam ediyor.
2017'nin 3 ayında yüzde 39'luk domates ihracatında artış var, bu da 200 bin ton civarında bir domates oluyor. Dolaylı olarak Rus piyasasına girdiğini Rus yetkililer zaten kabul ediyorlar. Biz de diyoruz ki: 'Direk alın. Hem bizim çiftçimiz hem Rus tüketicisi zarar etmesin.' Diyoruz ama o domates konusu büyük bir mesele haline geldi. Fakat netice itibariyle bizim domatesimiz elde değil, dünya piyasalarında."
Çelik, iç piyasada domates fiyatlarındaki yükselişe ilişkin, "Bugün mevsimsel geçişten dolayı biraz fiyatlarında artış var. Son 4 yıl geriye doğru baktığımızda, Nisan ayında sebze fiyatlarının yükseldiğini görüyoruz, şimdi normalleşmeye doğru giriyoruz. Umarım çiftçinin zarar etmeyeceği, çiftçinin yüzünün güleceği, pazarla çiftçi arasındaki zincirin daha daraldığı, oradaki haksız kazançların ortadan kalktığı bir süreci, gıda komitesinin çalışması ile yakalarız." diye konuştu.
karadeniz ekonomik işbirliği teşkilatı
kei
faruk çelik
israf
gıda